Müşteriyi anlamak
Dolmuş şoförü, yolcu almak için arka arkaya 3 – 4 kere her 10 metrede bir durur. Ama 50 metre sonra inmek isteyene söylenir. Her adımda durduğu için bu talebi kendisinin yarattığını düşünmez.
Taksi şoförü, trafikten şikayet eder. Trafik çok iyi aktığı zaman, birçok kişinin taksiye değil kamu vasıtalarına bineceğini düşünmez.
😉
Hem ayakkabı boyacısı ol, hem de “herkes bana ayağını uzatıyor, yanağını uzatan hiç yok” diye şikayet et. Bence aynı…
Kendi ürününün / hizmetinin neden seçildiğini bilmemek, bence mesleğini de bilmemektir.
😉
Etiketler: müşteri ilişkisi, müşteri tecrübesi yönetimi, trafik
Kategori: CEM
6 Haziran 2011
8:40 am
Kısa, öz, şahane..
6 Haziran 2011
12:37 pm
Bilginize sağlık. “Kendi ürününün / hizmetinin neden seçildiğini bilmemek, bence mesleğini de bilmemektir.” ne güzel bir sonuç olmuş.
6 Haziran 2011
1:46 pm
Büyük resmi görmek gerek..
8 Haziran 2011
10:17 am
Dolmuşçunun CRM’den anladığı, levyeyi kapıp aşağıya inmektir… Daha ait içinde bulunduğu ortamın (trafik) kurallarını bilmeyen öküzlerden müşteriyi düşünmesi beklemek çok ütopik.
Sadece sinyal verip, yolun ortasında durmasınlar, ben hem CRM, hem müşteri hem de pazarlama açısından hakkımı helal edicem bu arkadaşlara 🙂
26 Ekim 2011
3:29 pm
super super yazı musteriyi anlamak iş kurmanın temelidir