Kanalıma dokunma
Cihangir’de bir yer. Bir otelin en üst katı. Terasta harika Boğaz ve Haliç manzarası var.
Ailecek çok severiz orayı. Bir hafta önceden yer ayırtırız. Köşe masada otururuz. Geçen hafta içi bir akşam gittik. Dar sokaklarda park yeri bulmak zor. Arabayı vale’ye verdim. Ailenin büyükleri ile birlikte orada yemeğimizi yedik.
Yine büyüklerimiz ile oradan ayrıldık. Amcam Selahattin Özmen yanımızda. 90 yıla tanıklık etmiş, bir dönemin en üst siyasileri ile arkadaşlıkları olmuş… Sürekli çalışmaya ve üretmeye devam eder. (Yanda Selahattin amcamın 5 yıl önce yazdığı kitabı. Şimdi de kitap yazmaya devam ediyor 😀 ).
Onun anlatacağı, bizim dinleyeceğimiz çok anı var. Radyoyu açmadık, keyifli ve ders verici konuşmasını dinledik eve gelirken.
Ertesi gün arabayla yola çıktım. Radyoyu açtım. O da ne? Bangır bangır bozlak… Tüm kanalları değiştirmişler. Hepsi de aynı kanal olmuş. Gıcıklık ve kasıt kendini ortaya koyuyor.
Öfkelendim. Lokantaya anlamlı bir para bırakalım. Valeye bahşiş verelim. Ve böyle bir saygısızlık ile karşılaşalım.
O yere bir kez daha gider miyim? İstanbulda müşteri olmamızı bekleyen onlarca yer varken. Sürekli müşteri böyle kaybedilir.
🙁
Daha önce de yazmıştım. Arabanın radyo kanallarını değiştiren yıkama yerine bir daha hiç gitmedim. Hemen evimize yakın olduğu halde… Lokantanın kaderi de aynı.
Bu sayede şunu da bilgi hazneme ekledim. Bir lokanta ile yaşadığın müşteri tecrübesi, yemeğin hazmı ile sona ermeyebilir. Ertesi gün araba kullanırken bile o lokantadan nefret edebilirsin. Bu anıyı hiç unutmayabilirsin.
🙁
Etiketler: lokanta, müşteri, müşteri tecrübesi, müşteri tecrübesi yönetimi, Selahattin Özmen
Kategori: CRM, pazarlama, yaşamın içinden
20 Temmuz 2010
7:33 am
Friendfeed yorumları: http://friendfeed.com/ugurabi/8352bc69/kanalma-dokunma
20 Temmuz 2010
1:51 pm
Hocam ben en azından lokantayı arayıp, şikayetimi bildiririm. Aksi takdirde elemanlarını uyarmak daha bir 100 yıl akıllarına gelmez. Eskiden olsa ben de sizin gibi davranır, cezayı oraya bir daha gitmeyerek keserdim ama şimdi sadece bu şekilde davranarak hırsımı alamıyorum.
20 Temmuz 2010
8:54 pm
Lokantaya mesaj attım. Bu yazının linkini de verdim. Belki de kapıdaki FBI özentisi, kulağının arkası helezon kordonlu koruma ile mesaj alan kişi yakın arkadaştır. Ne bileyim 😛
Şimdilik hiç tepki yok.
24 Temmuz 2010
8:20 pm
Lokanta sahibi biraz vizyoner, biraz girişimci (zira girişim illaki ürün üretmek değil, hizmet satanda girişimci değil mi?), biraz “ben müşteriyim” mantığı ile bakabiliyorsa değerlendirmeyi almış demektir. ama bunu ancak tekrar giderseniz öğrenebilirsiniz.