Phorm tartışmasının hatırlattıkları
Phorm konusunda 2 gün fırtınalar esti. Serdar Kuzuloğlu’nun röportajı sayesinde uygulamaya olduğundan çok kişiye saldırıldı.
Kişileri, sıfatları, kavramları tartışmak konusunda gidecek çok yol var. Kişilere saldırılar kavramların önüne geçtiğinde, aklıma 40 küsür sene önce okuduğum bir şiir geliyor.
……….Müjde,
……….Bakır kıçlı maymunlara müjde…
……….Aslan kafeste.
……….Başlasın şimdi hindistancevizi yağmurları…
Ben kişileri değil kavramı tartışacağım.
😉
Web 3.0 iştahını hepimiz biliyoruz. En basit şekliyle “Jaguar diye yazdığım zaman, kedigillerden bir hayvan olan jaguar’ı değil, araba markası olan jaguar’ı aradığımı bilecek” diye anlatılıyordu. “İlgilenmediğimiz reklamlar bize gösterilmeyecek, anlamsız teklifler sunulmayacak” idi. Ne kadar rahat edecektik.
Sizce takip etmeden, profillemeden bunu yapmak mümkün mü?
Konuşmalarımda, yazılarımda web 3.0’ın tehlikelerine dikkat çekmeye çalıştım.
“Web 2.0 tüketicinin firmalardan güçlü olduğu son dönem olabilir. Aman dikkat” dedim. “Seni profilleyen ve seni ilgilendirmeyen teklifleri yapmayan kurumların aslında kendi tercihlerini sunacağını” vurguladım. “Internette her bilgi var değil, her şey var diye algılanması gerektiğini, çocukları yanlış bilgiden korumanın giderek güçleşeceğini” yazdım.
Nerede yazmıştın? diye sorarsanız, önce şu paragrafı okuyun.
Endişem odur ki biz, gerçekleri anlamak için ısrarcı olmazsak gelecekte bizi yönetenleri Facebook, Google, Amazon seçecek. Bizim için en iyisinin onlar olduğuna inanacağız. Kendi seçimimiz sanarak…
Bu paragraf, şu yazının sonundaydı. İsterseniz yazının tamamını da okuyabilirsiniz.
İlginizi çektiyse, öncesini şuradan, sonrasını da buradan okuma şansı var.
😛
Müşteri verileri sayesinde müşteriyi daha iyi tanıma, profilleme işiyle ilgilenen biri olarak tehlikesini defalarca yazdım.
“IT’den anlamaz. Web 3.0 gibi anlamadığı konularda yazmasın” diyen sıkı IT’ci arkadaşlar oldu. “Kendi karamsar kişiliğimi yansıttığımı” söyleyen pazarlamacılar da oldu.
🙁
Bu arkadaşlardan bazıları da son 2 gün saldırı furyasına katılmışlar. Olağandır, onların derdi kavramla değil kişilerle. O zaman saldırılacak ben vardım, şimdi de sırada Serdar Kuzuloğlu.
- Biz aksi yönlerde olabiliriz, ama saldırganlar için önemli mi? Hedefte biri olsun, yeter ki!
Tekrar soruyorum: “İstediğinizi siz sormadan sunmak, bilgilerinizi endekslemeden ve/veya sizi profillemeden yapılabilir mi?”
Bir yandan Phorm kavramına karşı çıkarken, diğer yandan “web 3.0 gelecek rahat edeceğiz” demek anlamlı mı?
Hani ben karamsardım.
Ne oldu size?
😉
Etiketler: bilgi, bilgi güvenliği, bilgi yönetimi
Kategori: CRM, interaktivite, pazarlama
19 Ekim 2012
11:13 am
Uzmanlık / tutarlılık yazısında “Hızlı değişim onu yüzeysel bilgiye itiyor. O da bunu evrensel doğru sanıyor. Tutarsızlığın farkında bile değil.” diye böyle uzman olunamayacağından bahsettim.
.
Uzmanlık / sorgulama yazısında “Kendi inancını, felsefeni, ideolojini, fanatizmini de sorgulamadan, dış dünyayı yeterince sorgulayamazsın.” diye vurguladım.
😉
Demek ki önce sorgulama sonra tutarlılık yazılarını yazmalıymışım.
😛
İsterseniz bir de şu Tutarlılık / samimiyet / liderlik yazısına göz atıverin.