Dönüşüme Başlarken
Bugünlerde okuduğum Augmented isimli bir kitapta şunu gördüm.
Tercümesi:
Demografik değişiklikler sosyal değişime neden olur;
o da teknolojik değişimi yaratır, bu nedenle ekonomi
değişir, bu da siyasi değişimi tetikler.
Cümleyi Frank Feather söylemiş. Dünyada sosyal ve siyasi konularda hangi değişiklik olursa olsun, nedenini demografik değişikliklere bağlayan bir metodolojiyi savunuyor. (Ben, bire bir aynı fikirde değilim. Sosyal ve teknolojik değişikliklerin birbirini artırdığını düşünüyorum. Tıpkı “yumurta – tavuk” sarmalı gibi.)
- Meraklısına: Bu kitap, TEB sponsorluğunda MediaCat tarafından Türkçeleştirilmiş.
- Bu cümle üzerinde çok tartışabiliriz. “Neden cahilleştiriyorlar?” sorusuna yanıt olabilir.
😉
Hatırladığım kadarıyla geçen yıl bir sanayicimiz, Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde “Facebook’u insanların hayatından çıkarırsanız hiçbir şey değişmez ama ağır sanayiyi çıkartırsanız, hayat durur” gibi bir şeyler söylemişti.
Sanırım bu bakış açısı, sosyal ve teknolojik değişimlerin birbirlerine etkisini yeterince değerlendirmeyen bir yaklaşımı gösteriyor.
🙁
Önce şunu kavramak gerek. Bazı şeyler sabit kalsa da, Dünya hızla değişiyor.
Ege Cansen’in 19 Mayıs 2016 tarihinde Sözcü’de yayınladığı
“4.0 Dördüncü Sanayi Devrimi”başlıklı yazısından bir cümle.
Sayın Ege Cansen’in yaklaşımı konusundaki görüşlerimi
şuradan okuyabilirsiniz.
Sabit kalanlara baktığımızda “bilimsel bilgi” için aynı fikirdeyiz. Ancak sosyal hayata atıf yapılıp ““Facebook’u insanların hayatından çıkarırsanız hiçbir şey değişmez” denirse… Muhtemelen şahsen kendisinden bahsediyordur. Sanayicinin o yaklaşımını değişime karşı koyuş gibi algılıyorum.
😉
Dönüşüm yolculuğu, değişimin kaçınılmazlığını anlayarak başlar.
- Geleneksel medyanın (Gazeteler ve TV’nin) yaşadıklarını hepimiz biliyoruz.
- Benzer öyküler daktilo ve kamera üreticileri için geçerli.
- Eskiden bir şehre gittiğinizde şehir haritası arıyordunuz. Artık sadece cep telefonunuzu kullanıyorsunuz.
- Müzik sektörü, zaten sürekli değişim içinde.
- Otomotiv sektörü, hem imalat (elektrikli arabalar ve şoförsüz arabalar) hem de kullanım (araba paylaşımı ve otonom araçlar) açısından değişiyor.
- Hukuk sektöründe basit ışıklı tabelalar veya ekranlar kullanınca mübaşirlere gerek kalmıyor.
- Dijital ajanslar, ancak “veriye dayalı yaratıcılık” olduğunda öne çıkmaya başladılar [1] , [2] , [3] , [4] , [5] .
- Birçok sektörde, sosyal medya verileri ile kendi mağaza verileri veya stratejik iş ortaklarının verileri birlikte incelenirse, pazar araştırması yaptırmaya gerek kalmıyor.
- Oteller ve Airbnb, taksiler ve Uber, Netflix ve Blockbuster örneklerinden zaten bıkmışsınızdır.
- ABD’de “Amazon yüzünden batmak” diye bir deyim ortaya çıktı.
🙂
Üstelik işin acı tarafı şu olabilir. Siz, bir CEO olarak değişimle karşı karşıya kaldığınızda çok geç olabilir. Sizden önceki 3 – 4 dönem (muhtemelen 12 – 15 sene) boyunca CEO’lar değişimi hiç öngörememiş (hatta kesinlikle kabul etmemiş) olabilirler. Kabak muhtemelen sizin başınıza patlayacaktır.
Bazı gelişmeler Türkiye’ye 6 – 8 sene sonra geliyor.
- Geleneksel gazeteler için öyle oldu. O dönemde 20 gazete bir araya gelip Korsan gazeteciliğe son diye bir deklarasyon yayınlamışlardı [a] , [b] . Bir de korsangazeteciligeson.com diye web sitesi açmışlardı. Sonra ne oldu. Kendileri başladılar web’de fikir ve içerik üretenleri kopyalamaya. Hem de “web’de yayınlandığına göre kime ait olduğunu bildirmek zorunda değiliz” diye suçlu-güçlü bahaneleri buldular. Sonra da, zamanla korsangazeteciligeson.com isimli web sitesini de kapattılar.
Bu 6 – 8 senelik gecikme sırasında “Onlarda şöyle olmuş ama Türkiye farklı” ön-yargısına kendinizi kaptırmayın. Sektörlerin bozulma / değişme (disruption) hızı farklı olabiliyor. İlk anda sizin sektörü etkileyen bir değişim olmadıysa “Demiştim… Bizim sektörde işler farklıdır. Bizde değişim o kadar kolay olmaz” diye düşünmeyin. Muhtemelen Airbnb gelene kadar, konaklama sektörü de pek farklı düşünmüyordu.
Sektörünüzde değişim çok yavaş oluyorsa, bu fırsatı kullanın. Bu sıfırıncı aşamada değişim için harcayacağınız tek şey ZAMAN.
- Yazı çok uzadı. Değişimi erken anlamak için zamanın etkin kullanımına dair kişisel önerilerimi yarın yayınlayacağım. [yayınlandı]
😉
Resim şuradan alıntıdır
Etiketler: değişime uyum, değişimi yönetmek, dijital dönüşüm, dijital perspektif, dijitizasyon, yenilik, yenilikçilik
Kategori: dijital dönüşüm