Matematik Öğrenmek
Geçenlerde Facebook’da Ali Nesin’in bir röportajından bahsediliyordu. “Hemen her insanın matematik öğrenebileceğinden” bahsetmiş.
Yazının altındaki bir yorumda, üniversite yıllarında ders veren bir arkadaş “Herkes matematik öğrenemez. Deneyle sabittir” diye belirtmiş. Bence herkes Ali Nesin olamayabilir. Cahit Arf olmalarını hiç bekleyemeyiz. Ama liseyi bitirmek için gerekli olan matematik öğretilmemişse, öğretilemiyorsa bu öğretmenlerin suçudur.
İlkokul yıllarında bazı basit teknikler öğretilse, gerekçeleri de anlatılsa her çocuk matematiği sevebilirdi.
😉
Örneğin:
Sonu 5 ile biten, 2 haneli sayıların (yani 25 kere 25; 65 kere 65 gibi) karelerinin alınması…
Önce son 2 rakamı 25 olacak. Bir tarafa yazılır. Sonra da öndeki rakam (ilk örnekte 2; ikinci örnekte 6) kendilerinden bir sonra gelen rakam ile çarpılır. (ilk örnek için 2 x 3 = 6; ikinci örnek için ise 6 x 7 = 42)
Bu sayı 25’in önüne yazılır. Sonuçta 25’in karesi 625; 65’in karesi 4225. İsteyen diğer “sonu 5 ile biten, 2 haneli sayılar” ile deneyebilir.
- Not: Bu kural, sonu 5 ile biten 3 , 4 haneli sayılar (örn: 835’in karesi) için de geçerlidir. Ama 83 x 84’ün akıldan hesaplanması zor olduğundan çarpım tablosuyla çözülebilecek olan 2 hanelilerle yetindim.
😉
Sayıların kareleri 1 – 4 – 9 – 16 – 25 – 36 – 49 – 64 …. arasındaki farklar da 3 – 5 – 7 – 9 – 11 – 13 – 15 … diye devam eder.
😉
1’den herhangi bir sayıya kadar olan tüm sayıların toplamı 1 + son sayının toplamının, son sayının yarısı ile çarpımına eşittir. (1’den 100’e kadar sayıların toplamı = 1 + 100’ün 100 bölü 2 ile çarpımı = 101 x 50 = 5050 ). Gauss bunu 6 yaşındayken bulmuştu.
😛
Şu çok basit üç örneği öğretseler (ki bunlar gibi onlarca güzel örnek var), sonra da neden böyle olduğunu anlatsalar çocuklar matematikten keyif alırlar. Eğlenceli bir oyun malzemesi gibi davranırlar rakamlara…
Tekrarlıyorum, herkesten ileri matematik beklemeye hakkımız yok. Ancak ilkokulda çarpım tablosunu öğrenebilen herkesin lise son sınıfa kadar matematikte sorunu olmaması gerektiğini düşünüyorum. Matematikten korkuluyorsa, suçun büyük kısmı öğretmenlerde…
🙂
Etiketler: Ali Nesin, ders, eğitim, öğrenci, öğrenmek, okul
Kategori: Hariçten Gazel, yaşamın içinden
26 Kasım 2012
11:17 am
2 basamaklıları 11 ile çarpmak veya 3 basamaklıları 11’e bölmek gibi basit kurallar uydurmuştum ben de zamanında 🙂 İki hanelileri 11 ile çarparken iki haneyi toplayıp ikisinin ortasına yazıyoruz. Eğer iki rakamın toplamı 10’dan büyükse yine toplayıp çıkan sonucun son hanesini yine ortaya yazıyoruz, fazlalık 10’u da en baştaki haneye +1 yaparak hallediyoruz 😉
Örnek-a: 23 x 11: (2) (2+3) (3) : 253
Örnek-b: 69 x 11: (6+1 toplamdan gelen fazla 10’luk) (6+9 son hanesi) (9 ) : 759
Lütfen evde deneyiniz 😉
26 Kasım 2012
9:56 pm
İşin sırrı “neden böyle olduğunu anlatsalar” kısmında. Çünkü anladıkça matematiğin harika ve doğal tasarımını farkeder farkettikçe büyülenir, büyülendikçe daha fazlasını merak edersiniz. Hayatı izlerken gördüğünüz bulanık görüntü gittikçe netleşir.
Ama maalesef ezbere dayalı eğitim sisteminin en acı çıktısı öğrencisine anlattığını daha bizzat kendi anlayamamış matematik ve fizik öğretmenleri oldu.
29 Kasım 2012
12:58 pm
Matematikten nefret ediyorum, nefret ediyorum, nefret ediyorum.
30 Kasım 2012
10:28 am
Yazınız çok güzel, mühendislik derslerimizde gördüğümüz artık rakamların kullanılmadığı matematik dışında tüm matematik öğeleri gayet keyiflidir aslında. 🙂
Bunun yanı sıra, düşünülmesi/irdelenmesi gereken başka bir yönü daha var. Türkiye için ayrı bir inceleme konusudur fakat Malcolm Gladwell neden Çinlilerin Amerikalılardan daha iyi matematiğe sahip olduğunu irdelemiş. Outliers kitabında da aynı konuyu koymuştu yanılmıyorsam. Aşağıda ekini veriyorum.
http://www.gladwell.com/outliers/outliers_excerpt3.html
9 Ocak 2013
12:07 pm
Matematik Öğrenmek yazısının devamı
10 Haziran 2013
12:07 pm
Uğur hocam,trajik bir mevzusuyu yani Tr ‘de matematik eğitimini rafine bir mizahla kaleme almışsınız…
Tşk ederim
sabah sabah tebessüm ettim sayenizde…..:-)
sevgiler…