6 Ekim 2009 Salı

İş ahlakı ikilemi

Cahit Akın, İyimserlik… Nereye kadar… isimli yazının friendfeed yorumlarındaiş ahlakı ikilemi” üzerine yazıp yazmadığımı sormuş.

Birkaç tane yazıda, ucundan kenarından dokundurdum galiba… İkilem değilse de profesyonel ahlak konusunda birçok kez yazdım.

Bu sefer, doğrudan konuya gireyim.

😉

Hani birilerinden bahsetmiştim.

Yüz yüze iken beni methediyor, arkamdan da iş çeviriyordu. Ben ise onun maaşını artırmak için çaba sarf ediyordum.

O ekipte rakip gördüğü herkese takıyordu. Ürün yönetimine, kurumsal iletişime, raporlamaya… Arkalarından atıp tutuyordu… Ben yumuşatmaya çalışıyordum.

Ne yapmaya çalıştığını biliyordum. Şöyle düşünüyordum:

  • Bana karşı yaptığı önemli değil. Çalışkan… Kuruma yararlı biri… Kişisel duygularıma yenilmeyeyim. Onu destekleyeyim, eğiteyim.

Özetle, iş ahlakı ikileminde kaldım. Kendi duygularıma yenilmemeyi seçtim. Onun için çaba sarfettim.

Daha sonra şirketi bıraktım çıktım.

😛

Şirkette çalışanlarla – eski arkadaşlarımla – zaman zaman görüşüyorum. Bana yaptığını birçok kişiye de yapmış. Yağladığı patronlar dışında kimsede huzur bırakmamış.

Zor projeleri yapanlar bilir… Ekibin huzuru çok değerlidir. Gerektiğinde, “huzursuzluk kaynağı” olan kişi ile, çalışkan bile olsa yolları ayırmak gerekir.

Bugün, geriye dönüp baktığımda, büyük hatalarımdan biri diye düşünüyorum.

🙁

Etiketler: ,

Kategori: İş hayatı

“İş ahlakı ikilemi” yazısına şu ana kadar yorum yapılmamış

  1. Canan Onat :
    6 Ekim 2009
    7:59 pm

    Birkaç yıl evvel 7-8 kişilik bir ekibin yöneticisiyim. Tek bir kişi dışında uyumlu bir ekip. Uyumsuza Bayan X diyelim. Bir gün bana geldi ve: XYZ Bölümü’nün şu hatasını yakaladım. Şimdi ben falancaya sert bir e-mail yazıp seni ve onun müdürünü de cc’ye koyayım, sen de oraya gidip bir güzel canlarına oku!” dedi. Dondum kaldım. O bölümün yöneticisi de, hatayı yapan da benim iş arkadaşlarım. Hepimiz aynı gemideyiz, hedefimiz şirketin başarısı olmalı. İşi nasıl düzeltiriz diye işbirliği yapmak yerine olay çıkartmak niye? Bayan X’in en masum vukuatlarından biri buydu ama her sefer, çoluğu çocuğu var, bu işe ihtiyacı var diye düşünerek kendisiyle yollarımızı ayırmadım. Yöneticim kendisini çıkartmamı açık açık önerdiği halde yapmadım. Dedikodu, arkadan konuşma, tembellik, kıskançlık ne ararsanız bütün bu olumsuzluk özellikleri kendinde toplamıştı. Şirketten ayrılırken ekibimden birini kendi yerime aday gösterdim. Fevkalade başarılı ve işbilir olan bir kişiyi. Ekipte tek çatlak ses Bayan X’den çıktı. Son görüşmemizde sabrımı kaybettiğimi itiraf etmeliyim. Düşünüyorum da profesyonelce değil duygusal davranmışım. Herkes doğru yola getirilebilir diye düşünerek hata etmişim.

  2. […] İş ahlakı ikilemi üzerine bir yazıyı yayınladım. Bu ikilem, çıkar çatışması ile ifade edilir çoğunlukla… İş veya mesleki çıkarların, kişisel çıkarlar ile çatışması… […]

Yorum Yazın