15 Mayıs 2011 Pazar

Osman Ataç ile sohbet – 1

Yetişmemde çok büyük emekleri olan hocam Prof.Dr. Osman Ata ATAÇ, yıllarca Birleşmiş Milletler’de “KOBİ’lerin uluslararası rekabete hazırlanması” konulu eğitim programını hazırladı ve yönetti. 

Osman hocam, bugünlerde Türkiye’de… Bu fırsatı değerlendirip, zaman buldukça daha fazla yararlanmaya çalışıyorum.

17 haftadan beri Çarşamba günleri Dünya gazetesinde işletmecilik sohbetleri yazıyor. (26 Mart 2012 tarihli ekleme: 61 haftadan beri yazıyor.)

Aşağıdaki ilk yazıdan başlayarak okuyabilirsiniz.

Yazılar ağır gelirse, burayı izleyin. Her yazı hakkında konuşup tartışacağız. Osman hocam ile sohbetlerimizde tuttuğum notların bir kısmını blog’da paylaşacağım. Böylece, hangisi hakkında konuştuysak, o yazıyı işaret edeceğiz.

Siz de tartışmaya katılırsınız.

🙂

Soru: Son zamanlarda  markalaşma konusunda koparılan gürültü nedir
Cevap: Gürültüdür

😛

Ülkelerin marka olması konusunda şöyle bir fıkra vardır.

Fıkra bu ya, uçak İtalya’dan kalkmış.

Fransa üzerinden geçerken Fransız “Dünya’nın en iyi öpüşen kadınları Fransız kadınlarıdır. French kiss de bundan çıkmıştır” demiş.

Uçak İngiltere’nin üzerinden geçerken İngiliz “Dünya’nın en güzel barları İngiliz barlarıdır. English pub her yerde meşhurdur” demiş.

Almanya üzerinden geçerken Alman “Dünyanın en iyi arabaları Alman arabaları’dır” demiş.

Daha sonra Hollanda dolaylarında “Dünya’nın en güzel evleri Hollanda evleridir” demiş Hollandalı…

Rusya üzerinden geçerken, Rus bir konu bulamamış ama “Dünya’nın en iyi gizli servisi KGB’dir. Onların haberi olmadan hiçbir yerde kuş bile uçamaz” demiş.

İran’dan geçerken “Dünya’nın en güzel halıları İran halılarıdır” demiş İranlı…

Türkiye’den geçerken herkes bizimkine bakmış. “Dünya’nın en sıkı erkekleri Türklerdir” demiş. Herkes soran gözlerle bakınca şöyle devam etmiş. “İngiliz barına gider, Fransız kadını tavlar, Alman arabasına atar, Hollanda evine götürür, İran halısının üzerinde sabaha kadar sever… KGB’nin bundan hiç haberi olmaz.”

😀

Unutmayalım. Ürünler söz konusu olduğunda ülke marka olmaz, şirket marka olur. Apple tüm üretimini Çin’de yapıyor. Ama Çin değil Apple biliniyor.

🙂

Marka konusundaki tartışmaya devam edeceğiz.

🙂

Prof. Dr. Osman Ata Ataç’ın Dünya Gazetesindeki yazıları

 

Etiketler: , , , , , , , ,

Kategori: İş hayatı

“Osman Ataç ile sohbet – 1” yazısına şu ana kadar 12 yorum yapılmış:

  1. Osman Ataç ile sohbetler devam yazısı

  2. Ürünler söz konusu olduğunda ülke marka olmaz, şirket marka olur. Sözünüze katılmamak mümkün değil ama belirli sektörlerde ülkenin o markaya inanılmaz bir konumlandırma etkisi vardır ve marka olan şirketlerin marka olmasına neden olur diye düşünüyorum. Özellikle alkollü ürünlerde bu anlamda ciddi bir rekabet yaratıyor. İthal Alman Birası, Absolut ve Smirnoff burada üretiliyor biz Rusya’dan geliyoruz gibi reklam kampanyalarında ise ait oldukları ülke imajını kullanarak tüketicide algı yarattılar.

  3. Osman Ataç ile sohbet dizisinin devamı

  4. Osman Ataç ile sohbet dizisinin devamı

  5. Osman Ataç’la sohbet 1‘in devam yazısı

  6. Osman Ata Ataç hocam, devletin ticaretteki görevini “kolay para kazanmayı zor, zor para kazanmayı kolay yapmak” diye tanımlar. Bu cümleyi “tekel durumunda olup kolay para kazananlara rakipler çıkmasına çalışmak ve zor para kazanan KOBİ’lere idari kolaylıkları sağlamak” diye de anlayabilirsiniz.

  7. Osman Ata ATAÇ hocam, “şu misyon vizyon gibi şeyleri duvar süsü olmaktan çıkarın” diyor. İşte bir örnek…

  8. Osman A. ATAÇ’ın bir yazısından alıntı

  9. Osman Ata Ataç hocamın yerli kamu yetkilileriyle bir anısı

  10. Osman A. Ataç hocamdan öğrendiklerimden biri daha…

  11. Kendi bütçenizi ve senaryolarınızı hazırlayacaksanız, ülkenin genel senaryolarına bir göz atın.

  12. Hocam Osman Ata Ataç‘ın üzerinde çok durduğu bir konu

Yorum Yazın