30 Mart 2017 Perşembe

Bilgi Vermeyi Öğrenmek

Brüksel hava alanının aklımda yeri vardır.

Bilgilendirme konusunda gördüğüm en iyi hava alanıdır. (İstanbul’daki TAV işletmesi ise – maalesef – tam diğer uçtadır.)

Geçen sene patlama olduğu sırada Brüksel hava alanına gitmek üzereydik. Yine Brüksel hava alanı idaresinin bilgilendirmeleri sayesinde çok zaman kaybetmeden Amsterdam üzerinden İstanbul’a ulaşabildik.

Yukarıda referans verdiğim üç yazıda da şunu vurguladım:

Bilgi vermeyi öğrenmek hem kültür hem de süreçtir.

Biliyor musunuz, Brüksel hava alanı bilgi verme kavramını daha ileriye taşımış.

Güvenlik kontrolü için sıraya girmeden önceki aşamada (hani bizim hava alanlarında bir görevli biletlere bakıp “geç” – “geçme” diyor) biletinizi tarayıcıya okutuyorsunuz.

Aynı işlemi güvenlik noktasında da tekrarlıyorsunuz. Daha el bagajınızı güvenlik kontrol tepsisine yerleştirmeden önce e-biletinizi okutarak geçiyorsunuz.

Bu durumda güvenlik kontrol sırasında bekleme süresi ortaya çıkıyor.

Bu bilgi de hem mobil ortamda, hem de havaalanındaki panolarda paylaşılıyor. (Yukarıdaki resimdeki panonun sağ alt köşesindeki 5 min – 5 dakika)

Bir yandan güvenlik önlemlerini sıkılaştırıyorlar, kuyruklar uzuyor, süre artıyor. Aynı zamanda da bu süreç konusunda bilgiyi paylaşıyorlar. Böylece gereksiz çile çekmemiş oluyorsunuz.

😉

Brüksel hava alanındaki vahim olayın ertesi yıldönümünde, aynı saatlerde orada olan sevgili Mehmet Ali Orhan bunları aktardı.

🙂

Yine tekrarlayacağım:

Bilgi vermeyi öğrenmek hem kültür hem de süreçtir.

😉

 

Etiketler: , , ,

Kategori: İş hayatı, pazarlama

Yorum Yazın