Kendini Doğrulayan Kehanet
Patron her işte bir yanlış bulur. Yanlış bulunca öfkelenir. Kimseyi dinlemez ve “şöyle yapın” diye emir verir. Astları artık her şeyi ona sormak zorunda kalırlar. “Her kararı ben veriyorum, bir işe yaramıyorsunuz” der. Patron haklı çıkar.
Öğretmen, herkesin matematik öğrenemeyeceğine inandığı için temel konulara inerek anlatmaz. Bu anlatış tarzı nedeniyle sadece birkaç kişi öğrenebilir. Öğretmen haklı çıkar.
Şirkete danışman çağırılır. Gelen organizasyon danışmanıdır. Organizasyon sorunlarını bulur. Şirketi düzeltmeye kalkar. Eğer finans üstadı olsaydı, finans sorunları; pazarlama uzmanı olsaydı, pazarlama sorunları bulacaktı. Meslek erbabı mutlaka bir sorun bulur. Hep haklı çıkar.
Çocuğu döverler. Arsızlaşır. Arsızlaşınca döverler. Ebeveyn haklı çıkar.
Girişimci bir rüzgara kapılır. Herkes benzer işler yaparken o bir “niş pazar” bulur. Herkesin yaptığını tekrarlar. Niş pazarın farklı gereksinmelerini yerine getirmez. Benzer işler yapan siteler kapanır. Girişimci suçu kendinde değil de piyasada bulur. Haklı çıkar.
😉
Bu olguya “kendini doğrulayan kehanet” denir.
😉
- İlginç tesadüf: Bir önceki Kendini Doğrulayan Kehanet yazısından önce de Sebep-Sonuç yazmışım.
.
Etiketler: akıl, akıllı olmak, matematik, patron
Kategori: interaktivite, İş hayatı, pazarlama
10 Ocak 2013
7:33 pm
Herkes kendi doğrularının peşinden gidip, bakın ben doğru yaptım. (Yanlış bile olsa) Aslolan budur diyor. Farklı yolları deneyebilmenin o zorluğuna kimse dayanamıyor. Niş pazar bulabilen bir insanın hatası, uygun olmayan hareketleri yapması değil midir? Belkide o patron hiç haklı değildi.
18 Ocak 2013
9:12 pm
Sizin fikrinizi sizden iyi savunacak danışmanlık firması arıyorsanız, adını verebilirim. Biraz pahalı ama, değer. “Elimde, koskoca bilmemne danışmanlık firmasından onaylı belge var.” diye ortalıkta gezinebilirsiniz.
24 Mayıs 2015
11:09 am
Başka bir “Kendini Doğruluyan Kehanet” yazısı daha