21 Ağustos 2010 Cumartesi

Profesyonellik kölelik mi?

Sosyal Mecralarda hurmalar yazısını hazırlarken, Ufuk Tarhan’ın bir yazısı üzerine friendfeed’deki tartışmaları gördüğümü yazmıştım.

Bu tartışmalarda, çalışanların sosyal mecralardaki davranışlarına göre değerlendirmesini kölelik diye adlandıranlar vardı.

Adı üzerinde özel olması gereken hayatını her yerde ortaya serenlerin, “internet özel hayattır, kimse karışamaz” demesine şaşırdım. Aynı şekilde, şirketin etkilenmesi durumunda karşı tepki vermesinin olağan karşılanmamasına da hayret ettim.

Diğer yandan, profesyonelliğin nasıl yorumlandığını da gördüm.

Eğer profesyonelliği mesai saatinin kiralanması ile sınırlı görüyorsanız, şirket adına konuşmaya hiç yetkili olmamayı, her zaman en alt kademede kalmayı amaçlamışsınız demektir.  O zaman çoğunlukla şirketiniz sizi sosyal mecralarda izlemiyordur zaten. Endişelenmenize gerek yok.

🙂

  • Daha önce yazdığım profesyonellik etiketli yazıların okunmasını öneriyorum. Günde 2 adet, yemeklerden sonra alınacak.

😛

Bu bakış açısında olanlara bir cümle var ki… Ben değil Barbaros Şansal söylemişti.

  • Talebe göre arz, sizi köleleştirir. Talep edilenden daha fazlasını üretmelisiniz. O zaman kazık kök değil sac ayağı kök salarsınız. Çekince çıkmaz, tüm toprağınızı da yanınıza alırsınız.

Özetle, sizi köleleştiren patronun değil kendi bakış açınızdır.

😀

Etiketler: , , , , , , ,

Kategori: İş hayatı, pazarlama

“Profesyonellik kölelik mi?” yazısına şu ana kadar 15 yorum yapılmış:

  1. Yazıyı hazırlarken, yine Ufuk Tarhan’ın friendfeed’deki girdisi ve yorumları gördüm:
    http://friendfeed.com/ufuktarhan/85eabac9/guc-beynin-eseridir-katlan-katlmayan-neden
    Evet. Kölelik, çoğunlukla (bilmeden de olsa) kişinin kendinden kaynaklanıyor. Patrondan değil.

  2. Bu yazı, “Profesyonellik = ücretli mahkumiyet” mi http://ugurozmen.com/is-hayati/profesyonellik-mahkumiyet-mi yazısının da devamı sayılır.

  3. hocam emeğinize sağlık, gerçekten tecrübe dolu bir yazı, nesil fark etmeksizin tüm arkadaşlar dikkate almalı;

    “Sizi köleleştiren patronun değil kendi bakış açınızdır.”

  4. Bu yazıya ek olarak okunacak malzeme: Vuslat Çamkerten’den bir yazı:
    “Köpeğim Hero ve Emir Kulu” http://vuslat.posterous.com/kopegim-hero-ve-emir-kulu

  5. Friendfeed’de, Gülsen ile yazışmalar da okunmalı:
    http://friendfeed.com/ugurabi/57e0c846/profesyonellik-kolelik-mi

  6. Bu yazının friendfeed yorumlarında Gulsen ile insiyatif konusunu tartıştık. “Sorumluluktan kaçmayı seçmek insiyatif değildir. İnsiyatif sorumluluk almaktır” diye mutabık kaldık.
    🙂
    Bunun üzerine, İnsiyatif kullanmak yazısını yayınladım.

  7. Kendi kararlarının arkasında duramayanlar, her fırsatta başkalarını suçlarlar. Ben yine tekrarlarım. Sizi köleleştiren patronun değil kendi bakış açınızdır.

  8. “İnsanı köle yapan patronun değil kendi bakış açısıdır” konusunda başka bir yazı

  9. İK’cılar bizden istenen bu, biz profesyoneliz diyor. İsteneni değil, istenenden fazlasını yapmadıkça İK düzelemeyecek. İK’cılar da ücretli ile profesyonel arasındaki farkı bilmiyor.

  10. Defalarca söyledim ve yazdım. Kişiyi köle yapan patronun değil kendi bakış açısıdır. Aynı nedenle, kölelik bir konum veya durum değil, bir ruh halidir.

  11. Başka bir Profesyonel ≠ Ücretli yazısı

  12. Profesyonel ile ücretli arasındaki farklardan biri de, ne iş yaptığını bilmektir.[…]

  13. Ne olduğunuzu
    – Hademe mi, doktor mu?
    – Köle mi, profesyonel mi?
    – Eşya mı, insan mı?
    kendiniz tanımlarsınız.

    Başkası değil.

  14. Yine “Profesyonel ≠ Ücretli” yazısı

  15. “İnsanı patronu köle yapmaz. Kölelik bir ruh halidir” konusunda bir başka yazı

Yorum Yazın