Reklamlar müşteriye “söz verme” midir? Yaygın medyada sözünü yerine getirmeyince, yalan reklam yapınca bir yerlere şikayet edebiliyor muyuz? Evet…
Peki öyleyse, fast-food restaurant’lardaki fiyat panolarının üstünde yer alan resimler de aslında bir “söz verme” gibi, “taahhüt” gibi algılanmaz mı? Resimde gördüğü gibi bir tabağı alabilen var mıdır?
Sadece başında Mc veya sonunda King olan yerleri kasdetmiyorum. Zümküfül, yengen tost, Goralı sandviç satan yerlerde bile resimdekini tabağında görebilen var mı? Hamburger’in köftesi yarı kalınlıkta oluyor, sosis küçülüyor, patatesler azalıyor, sandviç ekmeği ufalıyor… Tostcularda bile, vitrinde gördüğünüz ile ısırdığınız arasında ciddi malzeme farkı oluyor…
Resimdeki porsiyonu alamayınca şaşırıyor muyuz, yoksa zaten alamayacağımızı bildiğimizden artık kanıksadık mı? Suçlamıyoruz bile… Bunu olağan buluyoruz da, sigorta reklamındaki eşek düştü mü acaba diye yüreğimiz kaldırmıyor.
Galiba Aziz Nesin söylemiş: İnsanoğlu naziktir, ağır sözü kaldırmaz. Eşek dersin kızar da sırtına binsen aldırmaz.