Fikir ve Uygulama
Aşağıdaki fotoğrafı 2 gün önce, Ankara Aşağı Ayrancı’da çektim.
Ortasında bir ekran olan bu sarı kutu duvarını Türkiye’de ilk ne zaman görmüştüm biliyor musunuz? Muhtemelen tahmin edemezsiniz.
Bukoli‘nin lansman günüydü… Hilton otelinin balo salonunda bir köşede bu sarı kutulu duvar inşa edilmişti. Adımızı ve soyadımızı, TCKN numaramızı ve bize verilen şifreyi girdiğimizde, lansman hatırası olan zarfı almıştık. Başka yerde kullanmadığım ikinci adımı girmeyince, ilk denemem başarısız olmuştu.
🙂
Bukoli maalesef yaşamına devam edemedi. Geçen sene bu günlerde kapanma mesajını yayınladı.
Bu sarı kutu duvarını görünce 2 eski yazıyı hatırladım:
- Dönüşüm ve Start-up İlişkisi yazısındaki örnek konuşmayı (Asıl işi evden eve zarf ve paket ulaştırmak olan PTT’nin, hizmet olarak bunu gerçekleştirmesi, haklılığımı kanıtlıyor gibiydi):
- Fikir değil uygulama önemli dediğim için bana eleştiri yazan girişimci adayını…
Kendime de iğne batırayım. Beni uzun yıllardan beri tanıyan dostlarım biliyorlar.
- Hem iş arayana, hem de eleman arayana yardımcı olacak bir altyapı kurma işine kalkıştım. Bence buna gerçekten ihtiyaç vardı. 1986 yılıydı. Internet okulların dışına pek çıkmamıştı. Doğal olarak yürümedi. [yenibiris.com veya kariyer.net ortaya çıkınca, “Aklıma gelmişti” demedim, “Başaramadım” dedim.]
- “İstanbul’daki ofisiniz” diye ofis paylaşımı işine de kalkıştım. Gazetelerde sayfalarca röportajlar yayınladı. (Aşağıda bir örneği var.) 1996 yılıydı. Internet yaygınlaşmamıştı. Doğal olarak yürümedi. [Workinton veya Kolektif House ortaya çıkınca, “Aklıma gelmişti” demedim, “Başaramadım” dedim.]
Bu vesileyle tekrarlayayım. Fikir önemli değil, uygulama önemli.
😉