İkincisi indirimli ama…
6 Ağustos 2012’de pizza örneğinden yola çıkarak İkincisi indirimli diye yazmıştım.
Eve servis maliyetinin pizzanın imalat maliyetinden fazla olması nedeniyle indirimler, hatta bedava teklifleri yapılıyor.
🙂
Pizza dışında bu yaklaşımın pek fazla olmadığını; yine eve servis maliyetinin hammadde maliyetinden yüksek olduğu su dağıtımında ise, benzer bir uygulamayı göremediğimizi, danışman arkadaşımın ağzından anlattım.
😉
Bugün başka bir sektördeki ikincisi indirimli uygulamasını tartışmaya açmak istiyorum. Şehirlerarası taşımacılık.
İstanbul’da geçen yıllarım nedeniyle araba kullanmaktan soğudum. 2 saatin üzerindeki yolculuklarda araba kullanmamayı tercih ediyorum. Uçakla gidemeyeceğim yerlere otobüsle gidiyorum. Eğer aile bireyleri ile yolculuk yapmıyorsam yanımdaki koltuğu da satın alıyorum.
Bir otobüs yazıhanesinde şu afişi gördüm.
Uygulamayı çok beğendim. “Tam bana göre” diyebileceğim bir şey.
Paylaştığım arkadaşlarımın bir kısmı “Demek ki yeterince yolcuları yokmuş” diye yorumladı.
Oysa benim gözümde, tıpkı pizza / su olgusundaki gibi, fırsatların ve maliyetlerin ayrıntılı incelenmesinin sonucu hayata geçirilmiş bir uygulama idi.
- Benim gibi yolcuların tercih etmesinin sağlanması (Bu tercihi yapan yolcuların genelde çok bagajı olmayacağını da varsayıyorum)
- Birim yeni yolcu kazanım maliyeti,
- Bu tercihi yapabilecek yolcuların oranı,
- Artan yük ile artan yakıt gideri
gibi unsurlar dikkate alınarak verilmiş bir karar olduğunu düşünmüştüm.
Arkadaşlarımla konuştuktan sonra, kafamda 2 ayrı sorgulama çarpıştı:
- Kendi işimizde de pazarlama süreçlerindeki maliyet kalemlerini bilmeliyiz. Özendirici fiyatlamayı böylelikle daha iyi yaparız.
- Pizza deyince hepimiz anlıyoruz ama neden diğer sektörlerde ikincisi indirimli‘yi uygulayamıyoruz.
😉