"genç nesil" etiketli yazılar:

03 Şubat 2021 Çarşamba

Yaşlanıyoruz

Sadece kendimden bahsetmiyorum. Ülke olarak YAŞLANIYORUZ.

Bindokuzyüz’lerin pazarlama öğretilerinin iş hayatına yansımasını defalarca gördüm. “Gençler için sadakat programı yapalım, önümüzdeki yıllarda da bizim markamızı tercih etsin” önermesinin oksimoron olduğunu anlatmaya çalışırım. Çoğunlukla denedikten ve oldukça büyük para harcadıktan sonra vaz geçerler.

Sadakat kavramının değişimi bir yana, pazarlama odağı hakkında da bazı bulguları tartışmalıyız.

😮

Genç bir ülkeyiz” söylemi, bazı Avrupa ülkeleriyle karşılaştırıldığımızda doğru olsa bile, giderek ortalama yaşımız artıyor. Aşağıda Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2019 verileriyle hazırlanmış bir tablo var. Bu tablo, pazarlamacılar için oldukça önemli.

Dikkat ederseniz, 0-4 yaş grubunda olanların sayısı

  • 5-9 yaş grubu
  • 10-14 yaş grubu
  • 20-24 yaş grubu
  • 25-29 yaş grubu
  • 30-34 yaş grubu
  • 35-39 yaş grubu

sayılarından az.

Bu tablodaki ilk 8 yaş grubu bize önemli içgörüler ve öngörüler vermeli. Eğer yaş gruplarına göre sıralarsak,

  1. 20-24 yaş grubu
  2. 35-39 yaş grubu
  3. 5-9 yaş grubu
  4. 10-14 yaş grubu
  5. 25-29 yaş grubu
  6. 30-34 yaş grubu
  7. 0-4 yaş grubu
  8. 15-19 yaş grubu

diye gidiyor. Sonra doğal akışa dönüyor ve yaş arttıkça nüfus azalıyor.

Not: Pandemi döneminde bazı konferans ve konuşmaları evimde oturduğum yerde izleme şansım oldu. Hiç kaçırmamaya çalıştığım kişiler var. FutureBright Group, Kurucu Ortağı sayın Akan Abdula‘nın konuşmalarını elimden geldiğince dinlemeye çaba sarf ediyorum. Bu konunun üzerinde çok duruyor. “Kurumlar Y nesli, Z nesli diye tutturuyorlar ama orta yaş grubu için bizden çalışma isteyen neredeyse yok” diyor.

Şimdi ilk 2 gruba tekrar bakın. Harcanabilir parası daha fazla olan orta yaş grubunun göz ardı edilmesindeki yanlışlığı düşünün. Bu şema, harcanabilir gelir üzerinden yapılsaydı, acaba nasıl olurdu?

😉

Ülkeler geliştikçe sağlık hizmetleri artıyor. İnsanlar daha uzun yaşıyor. Doğum oranları da azalıyor. Sonuçta nüfus piramidinin şekli, piramit olmaktan çıkıp kubbeye dönüyor. Hatta alt taraf küçülmeye başlıyor.

Türkiye nüfus piramidinin, 2’inci aşamayı geride bırakıp 3’üncü aşamada olduğunu pazarlamacıların da görmesi gerekiyor.

Not: Bu konuyu sayın Evrim Kuran‘ın düzenlediği People Make the Brand etkinliklerinde dinlemiştim. Bunun üzerine diğer ülkelerin nüfus piramitlerine de baktım.

🙂

Diğer ülkelerde nasıl?” diye sorarsanız… Hindistan’da dağılım (2016’da) şu şekildeki gibiymiş.

ve Danimarka’da ise şöyle:

Danimarka’da, en büyük yaş grubunun 50-54 arası olduğuna ve genç nüfusun azaldığına dikkat ediniz.

😉

Birleşmiş Milletler, tüm dünya nüfusu için şöyle öngörülerde bulunuyor.

Özetle, genel olarak dünya nüfusunun ortalama yaşı artacak. Orta yaş grubuna pazarlama yapmak daha önemli olacak. Çok uzun bir gelecekte de değil, PEK YAKINDA…

🙂

Bu vesileyle vurgulamak isterim. Gençlerimizin özgür ve iyi eğitimli olmasını sağlamazsak, nüfus piramidimiz Danimarka’ya benzemez. Orta yaşta olanların daha uzun yaşaması sağlık hizmetlerinin iyi verilmesine, çevre duyarlığına ve birçok etmene bağlı. Çağdaş bilimlerle eğitim almış gençler olursa, uzun yaşamak mümkün olur. Aksi koşulda, kökü kısa ağaçlar gibi… ilk fırtınada yıkılırız.

😉

04 Mayıs 2018 Cuma

Y, Z ve X

Bu resme iyi bakın

Hemen her yerde, “Dünyanın en meşhur resimlerinden biri olan Rembrandt’ın “Gece Devriyesi” resmine arkalarını dönmüş oturuyorlar” diye dolaşımda.

Oysa işin aslı şu:

Sanat Tarihi, sadece görüntüyle ilgili değil, sanatın sosyal ve politik bağlamını araştırmak ve öğrenmekle ilgilidir. Öğrenciler, öğretmenlerinin yönlendirmesi doğrultusunda bu resmi dijital kaynakları kullanarak araştırıyorlar. Bilet alırken müzenin uygulamasını indirmişler. (Kulaklık kordonlarını görebilirsiniz.) Resim hakkında bilgileri dinliyorlar.

Bu resmi yorumlarken “cep telefonlarıyla oynuyorlar” gibi değil, “resmin / müzenin kataloğunu alıp okuyorlar” diye düşünmek gerekir.

Teknoloji, eğitimin şeklini değiştiriyor.

  • Teknoloji şimdiye kadar altyapıyı, ürün ve süreçleri değiştiriyordu. Artık teknoloji deneyimleri değiştiriyor. [Bu konuda sonra yazacağım.]

🙂

Bu gibi her resmin Y veya Z neslini küçümsemek için kullanılmasına alıştım da… Birçok resmin ve metnin arkasındaki gerçeği sorgulamadan paylaşanlar için ne söylemek gerekir?

Artık müzelerin böyle mobil uygulamaları (app) olduğunu bile bilmeyen, muhtemelen okuldan sonra sadece meşhur olduğunu duydukları için müzeye giden ve ilk fırsatta bunu sosyal mecralarda paylaşanlar…

Hangi neslin daha fazla sorgulama eksiği var acaba?..

😉

03 Şubat 2017 Cuma

Z Nesli ve Reklam – Infografik

Değişim değil ciddi dönüşüm yaşadığımız bir dönemdeyiz. Parmak uçlarında teknoloji ile doğan Z nesli artık yetişkin olmak üzere. Hayatları dijital çağ tarafından şekillendirildi ve onlara en çok seslenmek isteyen markalar sıklıkla onları çeken şeyleri, onların en umursadıklarını ve onlarla nasıl ve ne zaman iletişim kuracaklarını anlamaya çabalıyor.

Aslında dijital çağ onları, onlar da dijital çağı şekillendiriyor.

10 Ocak 2017’de araştırma şirketi Kantar Millward Brown‘un Z neslinin reklamlara tepkisi konulu araştırması hakkında yazı yayınlamıştım.

Bugün o araştırmanın hızlı bir özetini içeren infografiki sizlere sunuyorum.

Kantar-2

Cep telefonlarıyla yaşıyorlar ama geleneksel reklam yöntemlerini de tercih ediyorlar.

Resim değil de yazı tercih ederseniz, yazıya göz atabilirsiniz. Infografik’in aslını buradan kendiniz de indirip inceleyebilirsiniz.

😉