Bir dahi ile tanışmak
11 Mart Pazartesi akşamı, John Cohn ile tanıştık. Ertesi gün, IBM Çözümler Zirvesi‘nde konuşma yapacaktı. Bir gün önce IBM bizi davet etti. John Cohn’u 1 saat dinledik, 2 saat kadar da karşılıklı sohbet ettik.
“John Cohn kim?” diye sorarsanız, gazetelerde “IBM’in mucitlerinden…” diye yer aldığını görürsünüz.
“İki kartım var. Resmi olanı mı vereyim, komik olanı mı?” diye sordu. Yukarıdaki resimde ikisi birden görülüyor. John Cohn‘u siz yine Wikipedia’dan okuyun. Sonra da blogundan takip edin.
😀
Toplantıya 10 civarında teknoloji blogger’ı çağırıldı biye biliyorum. Katılanlar: Fatih Güner, Sabri Küstür ve ben idik. (Ben teknoloji blogger’ı olarak değil, “big data“ya ilgi duyan CRM blogger’ı olarak katıldım.)
Sabri Küstür bize yapılan sunumu Teknoblog’da ayrıntılı olarak yazmış. Burada tekrarlamayacağım.
Sohbetimizde, bizlerin blog yazmaya nasıl başladığımızı sordu. Benim bankacılıktaki yenilikleri başlatan düşünce yapımı sorguladı. Bir kısmını aşağıda paylaştığım çok keyifli bir sohbet oldu.
😉
Beni asıl ilgilendiren kısmı şu: Pazarlama Teknolojisti yazısında “Şanslı şirketlerde teknolojiden anlayan Pazarlama Üst Yöneticileri veya pazarlamadan anlayan Teknoloji Üst Yöneticileri vardır. Akıllı şirketlerde ikisini ayırt etmek zorlaşır” cümlelerine yer vermiştim.
John Cohn kendisinin “teknoloji düşkünü” (technology geek) olduğunu söyledi. Sohbetimizde, ne kadar müşteri odaklı olduğunu, müşteri deneyimine nasıl önem verdiğini, IT şirketlerinin bu yöne doğru hareket etmeleri konusundaki görüşlerini dinledim. Bizdeki IT’cilere ders vermeli.
😛
Kendi görüşlerimi de ekleyerek sohbet ettiğimiz konuları sıralayacağım:
Teknoloji şirketleri çoğunlukla şirketlerin IT ekiplerine ulaşmaya ve satmaya çalışıyor. Oysa “big data” gibi vizyon geliştirici yatırımlar, ancak (başta Pazarlama olmak üzere) ticari birimlerin isteği ile hayata geçebilir.
Çözüm ortakları da donanım ve yazılım satmaya alışmış. Satış yapmayı (ana şirketin destekleri sayesinde) biliyor; ama müşterisinin ticari ufkunu genişleterek vizyon yaratmayı, böylece talep oluşturmayı bilmiyor.
İşin ticari tarafındaki karar vericiler, IT’den bir şey istediklerinde sürekli “projenin neden olmayacağını” duymaktan bıkmış durumdalar. Bu ortamda IT bize “big data” ile ilgili bir teklif getirse, “Önce söylediklerimizi yap, sonra yenisini isteriz” diyeceğiz.
Eskiden ticari birimlerin bile (az da olsa) kodlama öğrenmesini gerektiren “nakit akış tablosu”, “lasnman bütçesi”, “proje gelir-gideri”, “yatırımın geri ödeme süresi” gibi çalışmalar artık parmak uçlarına indirilmiş durumdalar.
Böyle bir ortamda teknoloji şirketlerinin (burada sadece IBM’i hedef almayalım, Oracle, SAP, Teradata, ve saire de farklı değil) çoğunlukla IT’yi hedef alan konferanslar düzenlemesi, bilişim dönemi bakış açısına ne kadar uygun.
Teknoloji şirketlerinin bir görevi de müşterilerin vizyonunu genişletmek olmalı.
😉
Bu konuların hemen hepsinde mutabık kaldık.
Teknolojiden anlayan arkadaşlarla birlikte, benim de John Cohn ile özel seans’a davet edilmemi, IBM’in pazarlama tarafına olumlu yaklaşımı diye niteliyorum.
John Cohn özel etkinliğine beni çağırdığı için IBM’e teşekkür ediyorum.
😀