İletişim sınır tanımıyor. Globalleşmeye olumlu / olumsuz çok etkisi oluyor.
Bu olgu bazen yanlış yorumlanıyor. Eski ekonomiye ait olduğu sanılan “ülke riski” kavramı de unutuluyor.
Nereden mi aklıma geldi? İbrahim Özdemir’in şu tweet‘i

beni 26 yıl önceye götürdü.
Denizcilik acentesinde çalışıyordum. Bazı ülkelere gönderilen mallara devletin sorgusuz el koyması mümkündü. (Libya ve Çin bu ülkelerden ikisi idi.) Sigortayı ona göre yaptırır, navlunu da peşin alırdık.
Bir gün şöyle bir haber geldi. Libya’ya inen konteynerin iç duvarında tebeşirle “EN BÜYÜK FENER” yazılıymış. (Kimbilir hangi Türk liman işçisi duygularını dökmüş.) Bunu gören Libya’lı memur FENER yazısını karalamış. üzerine ALLAH yazmış ve konteyneri boşaltmadan limanda bırakmış. Hem ihracat gerçekleşmedi, hem de konteyneri ve içindeki malı geri almak için epey masraf yapıldı.
Libya’ya gidecek her konteyner, iyice temizlenmeden yüklenmemeye başlamıştı
🙂
Gelelim bugüne… Tıpkı “ticaret bilmeden e-ticaret olmaz” gibi…
İletişim sürekli akıyor ama cihazlar üzerinden bu akış sağlanıyor. Bu olmazsa olmaz cihazlar da bir yerlerde üretiliyor. Üretim yaptığınız yerdeki yasaları, kuralları, uygulamaları bilmediğiniz ve üretim’i eski ekonomi diye adlandırdığınız sürece, eskisi yenisini döver.
😉