2 Ekim 2008 Perşembe

“Güç” aşkı olursa…

Yönetici eğitimlerinin birçoğunda “aidiyet, başarı, güç ve para” kavramlarının sıraya sokulması istenir. Kendi görüşümü daha önce yazmıştım.

Bugün, “başarı” odaklı olunmadan “güç” hayranlığı olunmasını anlatacağım.

Eski bir öykü… Adamın biri, her nasılsa padişaha iyilik etmiş. Padişah da adamın Topkapı sarayına alınmasını ve ona bir iş verilmesini söylemiş. Adama sormuşlar:
– Hangi işi istersin?
– Sarayın umumhanesine (yüznumarasına) ibrikçi başı olayım.
– Emin misin? Bu şekilde gelen herkes ahçı yamağı olmak ister. Hem iş yapmazlar, hem de her zaman sıcak yemeğin yanındadırlar.
– Olsun. Ben umumhanede “ibrikçi başı” olmak isterim.
– İyi düşün. Orası b.k kokar, burası ise yemek kokar; orası kışın donar, burası ise her zaman sıcaktır…
– Olsun.

Adamın kararlı olduğunu görünce daha fazla ısrar etmemişler. Ama meraklanmışlar.
– Peki, tamam… Sarayın umumhanesine ibrikçi başı olacaksın. Bize anlat, mis gibi yemek kokusu, sıcak aş dururken niye orayı seçtiğini.
– Padişahın yüznumarası içeride harem bölümünde. O buraya gelmez… Diğerleri ise zırt-pırt helaya gidemezler. Sıkışana kadar beklerler. Divan devam ederken ola ki biri sıkıştı. Koşarak geldi. Bir ibriği kapıp yüznumaraya gitmek isteyecek… Bakacak ibrik boş… Diyeceğim ki, “onu bırak, sıradan üçüncüyü al”. Kolağası da olsa, vezir de olsa sözümü dinlemek zorunda… Ben onlara bile emredeceğim. Onlar da dediğimi yapacak.

* * *

Güç aşkı olanlar böyledir. Kendilerinin birilerine emretme gücü olması için birçok şey yapabilirler… Şuna dikkat edin. İşini iyi yapsa (tüm ibrikleri dolu tutsa) emretme gücü olmayacak. Hangisine el atarlarsa, onu alıp işlerini bitirebilecekler.

İş yerinizde, normal yaşamınızda çevrenize bakın. Her kim ki gücünü, yapması gereken işi iyi yapmamaktan alıyordur, “ibrikçi”yi hatırlayın.

Etiketler: , , , , ,

Kategori: İş hayatı, yaşamın içinden

““Güç” aşkı olursa…” yazısına şu ana kadar yorum yapılmamış

  1. Başarı odaklı olmayan güç anlayışı üzerine ilginç bir saptama ve anektot. İbrikçiyi hatırlamak ise çok güzel bir yöntem olacak.

  2. erinç aşıcıoğlu :
    6 Ekim 2008
    8:24 pm

    uğur abi süper bir hikaye .bu sefer iletişimden kopuk tatil anlayışımdan utandım herkes tatil fırsatıyla yazmış üretmiş.Ve sayende okudukça insan ilişkileri ve iş yönetmi konusunda yanılmadımı yazılarında okudukça tarafsız bir şekilde kendimi değerlendire biliyorum.sevgiler;)

  3. Teşekkürler Gökhan ve Erinç,
    Bir haftadır yurt dışındaydım. CEM (Customer Experience Management – Müşteri Tecrübesi Yönetimi) konulu bir eğitime de katıldım. Bu nedenle yorumları yayınlamakta ve yanıtlamakta geciktim. Kusurum affola…

  4. […] Başarı ve hedefler konusunda örnekler [1], [2], [3], [4]… […]

  5. İşini düzgün yapmayı beceremeyen bazı kamu çalışanlarının elinde, mevzuatın neye yaradığının öyküsü

  6. Ayrıntıları iyi bilmeyen yöneticiler, uzman görüşü gibi sunulan art niyetler ile kandırılabilir. Özellikle Operasyonel Bölümlerde çalışanlar tarafından…
    Bu birimler az iş yapmak için, hemen “ibrikçi” memur oluverirler.

Yorum Yazın