ugurozmen.com’un 10. yılı
evrengunlugu.net’in Türkiye’nin En Eski Blogları yazısı sayesinde, kendi internet sitemin onuncu yılını yazmak aklıma geldi.
Eğer “Türkiye’nin En Eski Blogları yazısında 2008’de başlıyor görünüyor. 10 sene nereden çıktı” derseniz, Evren’in yazdıkları da doğru.
Kişisel bir internet sitesi olarak 2006’da açıldı ama, yazıda geçen “kişisel blog tanımına uyan” özelliğine 2008 senesinde kavuştuğu için ugurozmen.com 2008 yılı listesinde.
Anlatayım.
2004 senesinden itibaren, özellikle Friendfeed’de ve Bigumigu’da pazarlama üzerine birşeyler yazmaya başlamıştım. İki yıl böyle geçti. Sonra, “Neden kendi sitemde yazmıyorum” demeye başladım. 2006 senesinin başlarında kendi internet sitemi açmaya karar verdim.
Aile fertlerine söyledim. Hanenin Y neslinin (çocuklarımın) bana yardımcı olmak için kolları sıvayacağını düşünürken, tepkisizlikle karşılaştım. Meğerse 2006 senesinde eşim Şule Özmen bana “50’inci yaş doğum günü hediyesi” olarak düşünmüş. Bizimkiler bana sürpriz hazırlamak istedikleri için sanki aldırmıyor gibi davranmışlar.
Kendi başıma çözüm aramaya kalkışınca sürpriz bozuldu ve Mayıs 2006’da kurumsal bazı şirketlerin yaptığı gibi (bildiğim o kadardı) statik bir siteyi açtım.
O “statik dönem”e ait pdf dosyalar şurada halen duruyor.
🙂
Gerçeğini sorarsanız, o yazıların bir kısmını, iş hayatımın yoğunluğunda, not tutmak amacıyla yazmıştım. Örneğin Biz Bir Aileyiz yazısı 1994’te, patronun sürekli “Biz bir aileyiz” demesi üzerine yazılmıştı.
İşimiz Zaman Satmak dizisini ise
yine 1990’larda bir yerlere not etmiştim. İlk ikisi yine 1994 yılına ait. Sonuncusu ise o yılların anılarıyla daha sonra yazıldı.
Akıl Fıtığı yazısı Şubat 2006’da yazıldı.
Biz Bir Ekibiz 2007 Aralık ayında bağlı olduğum yönetici için yazılmıştı. Bu yazı nedeniyle o şirkette benim bloguma engelleme yapıldı. Bu engelleme ben şirketten ayrıldıktan sonra da devam etti.
Oradaki yazıların bazılarını sonra blog yazısı olarak (yeni tarihlerle) yayınladım.
😉
Bu “Onuncu Yıl” vesilesiyle, blog sayesinde yaşadıklarımdan bazı anıları, birkaç yazı ile paylaşacağım. Belki sizin de hatırlayacağınız bazı olaylara dokunacağım.
😉
Umarım bir 10 yıl daha okunmaya değecek bir şeyler yazmayı beceririm.
🙂
Etiketler: blog, blogger, sosyal mecralar, sosyal paylaşım
Kategori: yaşamın içinden
5 Haziran 2016
9:16 pm
Tebrikler hocam
5 Haziran 2016
11:00 pm
10. yılınızı kutlarım; daha çok uzun yıllar blog maceranızın devam etmesini diliyorum. Bir dönem şirketin blogunuza uyguladığı erişim engeli bana öğretmenlik yaptığım yıllardaki bir olayı hatırlattı. Benden yaşça büyük ve daha kıdemli bir öğretmen arkadaşımız, öğretmenler odasında toplantı sırasında müdüre “öğrenciler bilgisayar dersinde Evren hocanın günlüğünü okuyorlar” diyw şikayette bulunmuştu. Sene 2008-2009 gibi. O mevzu üzerine ‘öğretmen olarak atanırsam blogumu kapatmalı mıyım acaba?’ tuhaf bir sorgulamın içine bile girmiştim
😉
6 Haziran 2016
12:01 pm
Uğur Hocam, blog yolculuğundaki 10. yılınız kutlu olsun. Daha nice 10 yıllar üretmeye, yazmaya ve paylaşmaya devam etmenizi diliyorum. Listede yer alan birçok blog yazarı yıllardır dur duraksız yazdığını yeniden fark etti; birkaç aydır yazmıyorsa da klavyeye sarıldı. Ortak blog kültürünün oluşması adına o listede yer alanların varlığı çok önemli. Yaşamı ve bilgiyi paylaşmanın şeklini biz bloglarımız olarak seçmişiz ve bunu çok kıymetli buluyorum. Size de inşa ettiğiniz bu dijital mirastan dlayı teşekkür ederim.
6 Haziran 2016
1:44 pm
Yaklaşık 2009’dan beri sizi takip eden bir öğrenciniz (kendimi öyle kabul ediyorum) olarak nice 10 yıllar dilerim hocam
7 Haziran 2016
9:59 pm
Bloğun temelini oluşturan not tutma alışkanlığı veya kültürünün ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatmışsınız hocam..
Bununla birlikte “statik” dönemde yazdığınız ve özellikle ’94, ’97 tarihli yazıların zamanının ne kadar ilerisinde olduğunu tekrardan okumak keyif verdi..
Umarım işlendikçe parıldayan bu madeni daha uzun yıllar bizimle paylaşırsınız.
Benim “kutup yıldızım” olduğunuz için en içten teşekkürlerimle.. 😉
15 Haziran 2016
7:37 am
Tebrik ederim Uğur Hocam. Yazma maceranızın büyük bölümünde sizi takip ediyor olmaktan sevinç duyuyorum.
Sitenin en üstteki bannerın neyin fotoğrafı olduğunu bilenlerdenim yani 😀
En güzel şey ne biliyor musunuz?
Eğer siz bunları yazmasaydınız bizler okuyamazdık. Hayatımıza katkısını çoğu zaman küçük teşekkürlerle gösteriyoruz.
Oysa bu kadar basit değil.
Belki iş yapışımız olgunlaşıyor, belki yönetim tarzımızdaki, planlamalarımızdaki hataları görüyoruz. Hele ki bu öğrenme zincirine girince sizden öğrendiklerimizi yayıyoruz.
Özellikle profesyonel dünya için çok anlamlı olduğunu düşünüyorum blogunuzun.
Nice yazı dolu sağlıklı yıllara hocam.
Not: En sevdiğim özelliğiniz, benimle aynı fikirde olmadığınızda, sosyal medyada veya blogumdaki yazıma farklı düşüncenizi yazma nezaketi göstermeniz. Genelde bunu az insan yapar. Dostlar yapar.
16 Haziran 2016
8:07 am
Çok teşekkür ederim. Blogu okuyan, katkılarını esigemeyen herkese.
Nice 10 yılları birlikte eskitmeyi umuyorum.
😉
16 Haziran 2016
8:53 am
Onları 10’uncu yıl kutlamalarına bekliyorum. Gelirken Sosyal Cahilleri de getirsinler. Çayıra Salmasınlar.