Başkasına mı, kendimize mi?…
Yıllar öncesinden bir öykü…
Enflasyonun yıllık %40 – 60’larda olduğu yıllar. Maaşlar çoğunlukla enflasyondan 10 – 15 puan düşük artırılıyor. İş değiştirme fırsatı olanlar biraz kurtarıyor. Aksi takdirde, geçinmek giderek zorlaşıyor.
İşte o yıllarda bir Genel Müdür farklı uygulama yapmaya karar veriyor.
Şirketteki herkesi teker teker değerlendiriyor. Aynı özelliklere, yeteneklere sahip bir kişiyi şimdi işe alsa ne maaş vereceğini buluyor. Herkese o maaşı veriyor.
Yüzde 120’nin altında zam alan kimse yok. Özellikle müşteri ile temas eden bölümlerde %250’ye ulaşanlar çıkıyor.
Muhasebe Müdürü, eline yeni maaş çizelgesini alıp Genel Müdür’ün önüne dikiliyor. “Kendisi %150 maaş artışı alırken, neden bir başkası %250 aldı” diye sorguluyor.
Genel Müdür, uyguladığı yöntemi anlatıyor. Ama Muhasebe Müdürü ikna olmuyor.
Genel Müdür soruyor: “Herkese enflasyon oranında zam versem daha mı iyiydi?”
Muhasebe Müdürü yanıtlıyor: “O zaman itiraz etmezdim.”
🙁
Hani bir fıkra vardır. Türklerin cehennem çukurunun başında bekçi koymaya gerek görülmemiş.
30 yıllık iş yaşamı da aynı tecrübeleri göstermiştir. Kendi fakirliğimizi yaratmaya / artırmaya çaba gösteririz.
😛
Etiketler: enflasyon, Genel Müdür, muhasebe, mükemmel eleman
Kategori: İş hayatı, yaşamın içinden
15 Nisan 2010
6:18 am
Bizim maaşımızın 2 katına çıkmasını değerlendirmeyip, başkasının daha çok zam almasına takmamızın nedeni nedir acaba…
🙂
Benim bazı fikirlerim var… http://ugurozmen.com/is-hayati/ya-hep-ya-hic