Dinlediklerim – Tamara Erickson
İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin bağlı olduğu Laureate Uluslararası Üniversiteler Ağı (Laureate International Universities Network) Çarşamba ve Perşembe günü yapılan World Business Forum’u naklen yayınladı.
Perşembe gün programı şöyleydi:
Günün ikinci konuşmacısı Tamara Erickson’un konusu “Farklı Nesillerin Olduğu Ekipler” idi.
Tamara (Tammy) Erickson, bir neslin düşünce ve ulus, din, ırkçılık, siyaset, vb. konularındaki bakış açısını 11-14 yaş arasındaki olayların şekillendirdiğini söyledi. Şu anda iş hayatında bulunan 5 nesil:
- Gelenekçiler
- Bebek üreticileri (baby boomers)
- X nesli
- Y nesli
- Yeniden gelenler (Re-generation) [Bu nesle Türkçe isim verildiyse değiştireceğim.]
için 11-14 yaşında onları etkileyen olayları ve onların nasıl düşündüklerini, davrandıklarını anlattı. Yoğun konuşma içinde not alabildiğim kadarıyla…
😉
Gelenekçiler, 11-14 yaşları arasında 2’inci Dünya Savaşı sonunu gördüler.
- Savaş malzemesi üreten firmalar, tüketim ürünleri üretmeye başlamış (geçiş, değişim)
- Kutlama zamanı (ekonominin yeniden doğuşu)
- Birlik zamanı
- Taşraya çıkış zamanı (ikinci ev, turizm, vb…)
11 yaşındakinin gözüyle düşünün, bir parçası olmak istediğiniz muhteşem bir dünya. Bu nedenle onlar,
- katılımcılar
- kurumlara sadıklar
- kuralları ve hiyerarşiyi kabul ediyorlar
- para önemli
- başarı ve başarısızlık ölçülüyor
🙂
Bebek üreticileri (1948 – 1960), 11-14 yaş arasında
- Küba krizi
- Vietnam
- İdealis Kennedy
- Kadın hareketleri
- Çelişkiler, protestolar,
- Hiyerarşiyi “olduğu gibi” kabul etmeme
- Dünyayı değiştirme çabası
- Kaynak sıkıntısı
- Küçük sınıflar (sınıfta yeterli yer olmadığından sabahçı / öğlenci diye çift tedrisat yapılması)
- Yeterli iş yok (müzik durunca bir sandalyeyi kapmamışsan dışarıda kalıyorsun)
- Biri kazanırsa diğeri kaybeder (zero-sum game) ortamı
ile yaşadılar. Bu nedenle
- rekabetçi
- çalışkan,
- idealist,
- hızlı hareket eden,
- çocukları başarılı olsun diye herşeyi yapmaya hazır.
🙂
X nesli‘nin 11 – 14 yaşında Dünya şöyleymiş.
- Sorunlu ekonomi
- Artan boşanma oranları
- Anne’nin çalışma zorunluğu (evine kendi anahtarıyla giren çocuklar)
- Artan işsizlik (anne-babasının eve gelip “iş olursa b-haber vereceklermiş” dediğine şahit olan çocuklar)
Araştırmalarda “uzay mekiğini” o dönemin önemli olayı olarak vurgulamışlar.
Bu nedenle
- kurumlara güvenmeyen,
- arkadaş gruplarına güvenen,
- 3 – 4 kariyer seçeneğini korumaya çalışan
- 3 – 4 ayrı yerden para kazanma yolunu gözleyen
- çeşitli fırsatlara aynı zamanda iştahı olan
- karar veremeyen
bir nesil. Tamara Erickson’un X nesli bakış açısı için daha ayrıntılı bilgi şurada, şu videodan da “lider olarak X nesli” izlenebilir.
🙂
Y nesli ise 11-14 yaşında:
- Terör
- Okulda vahşet
- Sonu belirsiz teknoloji
- Rasgele dünya
- Onları taparcasına seven anne-babalar
ile yaşamış. Bu nedenle:
- Ben kendi yaşamımı yaşarım, yarın ne olacağı belli değil.
- Belirsiz bir dünyada uzun vadeli plana ne gerek var.
diye düşünüyorlar.
Tamara Erickson’un verdiği güzel örnek şu idi:
Bebek üreticileri bir buluşma yapacaklarsa bir ay önceden anlaşır. Nereye gidileceği, -bayanlar için – ne giyileceği önceden belirlenir. Herkes daha sonraki planlarını ona göre yapmaya çalışır. Y Nesli ise o an karar verir. “Neredesin?” Koordinantlar paylaşılır. Bu neslin olgusu “planlama değil koordinasyon”
Tamara Erickson, “Bazı şirketlerin iş süreçlerini buna göre değiştirmeleri faydalı olabilir” diyor.
Bu nesil, bebek üreticilerinin ve X neslinin işlerini istemiyor. Onlara çok ilgi duymuyor. Ve bu nesil, anne-babalarını çok seviyor.
Tamara Erickson’un bu nesil konusundaki görüşlerini söylediği videoyu şuradan izleyebilirsiniz.
🙂
Re-generation (güzel bir Türkçe deyim bulursanız, onu kullanalım) zaten11-14 yaşlarını çok geçmiş değiller. Ağır global kizler sayesinde
- Resesyon – durgunluk
- Kaynakların kısıtlanması
- Sınırlamalar, zorluklar, engeller
- Yenilenen kurumlar
ile yaşıyorlar. Henüz iş hayatında olmadıklarından baskın özelliklerinden söz edemiyoruz.
🙂
Bir nesilden diğerine bıçakla kesilir gibi geçiş olmadığını unutmayalım. Burada baskın özelliklerden söz ediliyor.
Bu farklı nesillerden oluşan ekiplerde, yukarıdaki noktalara dikkat etmeyi öğütledi. Konuşmanın ABD’de yapıldığını, dolayısıyla belirtilenlerin çok anglo-sakson olduğunu unutmayalım. Kendi sitesinde diğer bazı ülkelerdeki çeşitli nesilleri de anlatmış.
İlgisiz not: Tamara Erickson şu anda videolardan 30 – 40 kilo eksik. Demek ki sağlam iradeli bir kişi
😉
Bana gelince, Y Nesli ile yaptığım çalışmalar ve çeşitli temaslar konusunda edindiğim izlenimleri
- Hatalardan ders
- Hayal ve varsayım
- Bahanesiz düşünme eğitimi
- Ders alma
- Sebep-sonuç ilişkisi
- Kendini doğrulayan kehanet
- Amir ve Sen
yazılarında belirttim. Açıkçası, Y nesli konusunda Tamara Erickson kadar iyimser olduğumu söyleyemem.
🙁
Etiketler: ekip, ekip ruhu, genç nesil, liderlik, Y kuşağı
Kategori: yaşamın içinden
4 Ekim 2012
10:39 am
Dış görüntüsünü çok umursamak, başkalarına göre pozisyon almak aslında X neslinin özelliği. Nesiller arası farkları inceleyenler tarafından iş hayatında “köpekbalıkları” diye adlandırılıyorlar.
Aslında “baby boomer” yaşında olup, BENCE X nesli gibi davranan biri bu yazıda.