Dünya …’liler günü
Bazı kulüplerimizin taraflarları, çeşitli ayların 19’uncu günlerini “Dünya …’liler günü” olarak kutluyor. 1903, 1905 veya 1907’de kuruldukları için 3’üncü, 5’inci, 7’inci ayların 19’uncu günü kendilerini daha iyi hissediyorlar.
🙂
Bu olayı tarihe değil, tarihsizliğe bağlıyorum.
Bu kulüpler, 1893, 1885 veya 1877 gibi yıllarda (hepi topu 15 – 30 sene önce) kurulmuş olsalardı, taraftarları kutlama yapamayacaktı.
😉
Daha köklü kurumlar olmamalarını övünme vesilesi yapmaya taraftarlık deniyor, muhtemelen.
😛
Etiketler: ideoloji, sorgulama, taraftarlık
Kategori: yaşamın içinden
19 Temmuz 2012
10:42 am
100 sene olunca köksüz 200 sene olunca köklü 300 sene olunca dallı budaklı mı oluyor şimdi hocam?
19 Temmuz 2012
11:17 am
Anlasilan yazacak konunuz kalmamis ne yazsam ne cizsem diye dusunup sadece Yazı yazmak icin yazmissiniz. En azindan yazmadan evvel oturup taraftarlik nedir, ne anlama gelir konularini arastirsaydiniz bu yaziyi yayinlamaktan vazgecerdiniz. Taraftarin kutlama yapmasi, kendilerini iyi hissetmesi sizi neden rahatsiz etti bunuda anlamak mumkun degil. Ayrica kutlamalarin tarihsizlikle alakasi nedir? Bastan assagi sacma bir Yazı olmus ve size de yakismamis.
Bu yaptiginiza yalandan esek olmak denir.
19 Temmuz 2012
12:41 pm
alakaya maydanoz,
gel bize bazı bazı
yaşasın 23 nisan,
ben annemi Özeldim.
Gibi alakasız ve gereksiz bi yorum olmuş.
20 Temmuz 2012
10:09 pm
Hakan D
.
1907 veya 1903’de kurulmuş olduğu için 19 Mart veya 19 Temmuz’da kutlamak “alakalı” ama bu yazı mı alakasız.
Yazıda da dediğim gibi, taraftarlık düzgün düşünmeyi engelliyor.
Hemen de ispatlamış. Vah yazık.
😉
Kulüplerinin gerçek kuruluş tarihini öğrenip o tarihin yıl dönümünde kutlayın da “alakalı” olsun.
🙂
20 Temmuz 2012
10:22 pm
Zydi
.
Yazacak konu bitmiş değil. Bu blogda 1000+ yazı var. Daha yüzlercesi de sırada bekliyor.
😉
1000+ yazının içinde 7 – 8 tanesi de taraftarlık, fanatizm gibi konularda. Olaylara tarafsız bakmayı engellemesi ve sorgulamayı yanlış yapmaya neden olmasını da anlatıyorum. Örnekleri o referanslarda bulabilirsiniz.
Tarihsizlik diyorum. Her hangi bir ayın 19’unda değil de gerçek kuruluş yıldönümünde kutlarsanız “tarihli” olursunuz.
.
Her hangi bir takımın taraftarının kendini iyi hissetmesine karşı değilim. Ama söylenildiği gibi “yalandan eşek olması”na karşıyım. Taraftarın gerçekten adam olmasını istiyorum. Bu nedenle yazdım.
😛
Anlaşıldı mı?
23 Temmuz 2012
4:43 pm
Uğur Abi,
Bu yazıyı da “Okulda ne işiniz var” yazısını da zamanı çok iyi okuyamamak olarak değerlendiriyorum. Ama durun, bunu bir hakaret, yazınıza bir eleştiri vb. olarak yazmadım.
Siz CRM üstadı olarak bizden daha iyi biliyorsunuz ki toplum birçok segmentten oluşuyor. Toplumumuzun ve hatta dünyadaki neredeyse tüm ülkelerin toplumları çok fazla sorgulamayan, bilgiye çok kolayca erişen, kendini 140 karakter ile ifade eden, çabuk tüketen insanlardan oluşuyor. Bu dışavurum, hem teknolojik gelişmelerin hem de insan doğasınının birleşiminin kaçınılmaz sonucu.
Siz eğitimci kimliğinizle her iki yazınızda da bu büyük kitleye çok fazla yüklenmişsiniz.
Not 1: 3 büyük kulübün kuruluş tarihi pek net değildir aslında… Sadece ayları bellidir. Beşiktaş’ın Mart ayı olduğu için buradan da fire veriyorsunuz 😉
Not 2: Google search: “19.07 dünya” yazın… Bu gün sadece bir büyük kulübümüzün değil rastlantı odur ki başka bir topluluğunda günü olarak kutlanmaktadır. :)))
23 Temmuz 2012
8:52 pm
Barış,
Çok önemli noktalara değindin. Toplumun birçok segmentten oluştuğunu biliyorum. Bugünün gençlerinin de birbirinin aynı olmadığının ve birçok segmentte olduklarının da farkındayım. Ama şu noktalarda farklı düşünüyoruz.
.
“Bilgiye kolayca erişen” denilmesi için, birilerinin erişecek bilgi araması gerek. Ortada bilgi arayan yok. Dediğin gibi “fazla sorgulamayan” oldukları için bilgi aramıyorlar. Ellerine verilen bilgiyi doğru kabul ediyorlar. Zaten beni endişelendiren de bu nokta. Derinliğine düşünmeden fikir sahibi olunması, -mış gibi yaparak yaşanması…
.
Şu yazıda dediğim gibi, başkalarının seçimlerini kendi seçimleri sanmaları. Yazının sonundan alıntı:
”
İnternet, gerçeğin duyulmasını sağladığı kadar, saptırmanın da inandırıcı olmasını ve yayılmasını sağlıyor. Bu noktada seçim yapmamız gerekiyor. Gerçeği aramayı mı seçeceğiz, yoksa duyduklarımıza inanmayı mı? Bize sunulanların doğruluğunu kontrol etmek için başka kanalları da kullanacak mıyız? Olası zaman kaybını göze alıp, önerilen kitap yerine başka bir tane okuyacak mıyız?
Endişem odur ki biz, gerçekleri anlamak için ısrarcı olmazsak gelecekte bizi yönetenleri Facebook, Google, Amazon seçecek. Bizim için en iyisinin onlar olduğuna inanacağız. Kendi seçimimiz sanarak…
”
Emin ol, eğitimci olarak değil insan olarak endişeleniyorum. Ne de olsa, bilgiyi biz (Türkiye’de) üretmiyoruz, sadece verileni tüketiyoruz.
🙁
Ayrıca:
– Beşiktaş taraftarı olan Aleks, kuruluşunun 2 Mart olduğunu söylüyor. (19 Mart değil) 2 Mart’da “Dünya Beşiktaşlılar günü” kutlanmaya başlandığında, Beşiktaş’ın tarihine sahip çıkmaya başladıklarını düşüneceğim. Söz veriyorum.
– Dediğin gibi gün değil ay belli ise, diğer kulüpler de tesadüfen 5 ve 7’inci aylarda kurulmamış değil mi? Ben de “tarihsizliklerini kutluyorlar” derken, “kuruluş günlerinden haberli” oldukmadıklarını söylüyorum. Sen zaten bunu anlamışsındır.
– Ve işte aynı noktadayız. Gençliğe “Dünya …’liler günü” diyorsun. Sorgulamadan HAYDEEAAA… Yahu, 1901 – 1912 yılları arasında kurulmuş olmasa, kutlamayacak mıydınız? Hani, nerede taraftarlık bilinci.
🙁
Derinliğine soruşturmadan, bilgili ve kaliteli olunabilir mi? Bu nedenle endişeliyim.
🙁