Evlilik halleri
Önümüzdeki aylarda çok sayıda Friendfeed / Likemind arkadaşım evlenecek.
Daha önce bir küçük hatırlatma yapmıştım. Bu sefer, eski bir öyküyü yazmak istedim.
😛
Külhanbeyi – nasıl olduysa – evlenmiş. Balayı, vb. geçmiş. Adam karısına hayran… Evde hiç huzursuzluk çıkarmıyor. Lakin serde de külhanbeyi geçmişi var. Sinirlendiği de oluyor. Taşıyor…
Bir gün eşine demiş ki:
- Hatun… Biliyorsun, yıllarca buraları haraca kestim. Şimdi bile istersem… Neyse, evimden başka düşüncem yok. Amaaaa, arada bazen birileri damarıma basıyor. Şöyle esaslı bir tokat adamı kendine getirir. Biliyorsun, yapmıyorum… O zaman da çok sinirli oluyorum. Eğer ben sokağın köşesinden dönerken nara atarsam, fesimin püskülü de tam alnımın ortasına inmişse… Bana dokunma… Sakinleşene kadar sabret…
Taraflar anlaşıyor. Genelde canım-cicim… Arada bir “Heeaayyyyt” ile idare ediyorlar.
Günlerden birinde, bu sefer hatun diyor ki:
- Bey… Bazen konu-komşu olur olmaz söz ediyor. Eskiden olsa carrt diye ağzını yırtardım. Lakin evimin kadınıyım. Mahallede kavga etmek yakışmaz deyip susuyorum. O zaman da fena sinirleniyorum. Sen kapıyı çaldığında içeriden bir birine çarpan tencere tava sesi duyarsan, anla ki delirmişim. Sakın ha üstüme varma…
Yine anlaşıyorlar. Çoğunlukla gülüm-şekerim… Arada bazen “Heeaayyyyt”, bazen “şangır – şungur” hayat sürüyor.
Bir gün…
Adam fena halde sinirli. Eskiden olsa, 3 – 5 kişiyi hacamat edecek… Yolda karşı kaldırıma geçmeyeni pataklayacak… Öylesine bozuk.
Köşeyi dönerken attığı nara, tüm sokağı inletiyor. Fesi alnında, püskül iki kaşın arasında sallanıyor. Kapıyı yumrukluyor… ki…
İçeriden tencere – tava birbirine çarpıyor. Neredeyse tenekeler savaşı var. Evde ne varsa merdivenden yuvarlanıyor gibi… Sonra da bir çığlık:
– Kimdir ooooo… Patlama…. Kapıyı mı kıraca’n…
Emekli külhanbeyi, hemen kendini topluyor. Fesi düzeltiyor. Ve içeriye sesleniyor.
– Tatlım, gülüm… Benim canım karıcığımmm… Seni biri mi kızdırdı, birtanem?…
😛
Siz ne yapacağınızı anlamışsınızdır.
🙂
Etiketler: emeklilik, evlilik, Friendfeed, Likemind
Kategori: yaşamın içinden
29 Haziran 2009
12:03 pm
Süper bir anlatım ve hikaye. Elinize sağlık Uğur Hocam.
1 Temmuz 2009
1:11 pm
🙂 Eline sağlık hocam çok hoş