İlginç coğrafyalar…
Yıllardır, Türkiye dışında birçok ilginç yeri gezdim. Bunlar hakkında kısa yazılar da düşündüm. Friendfeed’de sordum… “Kendi blogumda mı yayınlayayım, bir gezi bloguna misafir mi olayım?” Sonra da “Mevcut blogumda mı; yeni blog mu?…”
Çeşitli görüşler geldi… Bana rahat geldiği için, Müge Cerman, Erdal Erdoğdu Ali Haydar ve Sets Turan’ın önerisi doğrultusunda, burada yazacağım. Belki sadece hafta sonları… Belki de 15 günde bir…
Friendfeed’de, gezgin Emre Tok’un bir girdisini okudum.
Fransa’dan 2 yıllık, çok giriş yapılabilecek Schengen vizesini almış. Bu vesileyle yazılarıma Fransa’dan başlamayı düşündüm.
🙂
Gördüğüm ilginç yerlerden birisi Mont Saint Michel. Uzaktan gördüğünüzde, Yüzüklerin Efendisi’ndeki Sauron’un kulesi gibi… Ama karada değil, denizin ortasında… İncecik bir yol ile kıyıya bağlı.
(Bu resim “www.normandie-tourisme.fr” sayfasından alınmıştır.)
Eski kaleleri, manastırları gezmeyi seviyorsanız, çok keyif alırsınız. Ama Mont Saint Michel’i, benzerlerinden ayıran muhteşem bir özelliği var.
O kıyılar, dünyada gel-git’in hem en yüksek (14 metre), hem de en uzun (12 km) olduğu yer imiş… Kıyının eğimi öylesin az ki, 14 metre su çekiliyor. Ama deniz kıyıdan 12 km uzaklaşıyor.
Size 2 tane resim. Biri sular yükselmişken, diğeri çekilmişken…
Sular yükseldiğinde… Mont Saint Michel’in dört tarafı su içinde kalıyor…
😮
(Bu resim “www.la-france-vue-du-ciel.fr” sayfasından alınmıştır.)
Bu resimde, arkadaki adaya dikkat edin. Sular çekildiğinde o adaya yürüyerek gidilebiliyor.
Aşağıda… Sular çekilirken…
😮
(Bu resim “www.eurosis.org” sayfasından alınmıştır.)
Resimde göründüğünden daha fazla çekiliyor deniz. Alttaki resimde göreceğiniz gibi, neredeyse tüm koy içinde su kalmıyor.
Ben de deniz çekilince yürüdüm bir süre…
😛
Deniz yükselmeye başlarken, güçlü anonslar duyuyorsunuz. Akşam haberlerinde ise, helikopterlerin kurtardığı ördekler anlatılıyor.
“Altı kişilik bir turist kafilesi…”
“Beş kişilik bir öğrenci grubu…”
🙂
Büyük ve çok bilinen şehirleri değil de, ilginç coğrafyaları görmeyi seviyorsanız, tavsiye ederim.
Önemli: Başka sitelerden alıntı resimlerin orijinallerine bakmak için, her resmin altındaki “resim” kelimelerine tıklamanız yeterli… İhmal etmeyin. Seveceksiniz.
😉
Etiketler: Fransa, Mont Saint Michel, Normandiya, seyahat
Kategori: yaşamın içinden
5 Temmuz 2009
9:15 pm
Çok keyifli bir yazı olmuş. Daha fazlasını da okumak istiyor insan. Sanki bu yazılar sıklaşırsa yeni bir blogun doğuşuna tanık olabiliriz gibi geldi bana.
15 Temmuz 2009
11:53 am
Görülmesi gereken bir yer gibi duruyor. Gitmiş kadar olduk Uğur hocam 🙂
3 Aralık 2009
10:07 pm
Yüzüklerin efendisi’ndeki Sauron’un kulesi gibi görünüyor kilometrelerce uzaktan . Mont St. Michel’i ve daha nice yeri anlattım. Bu link’te…
10 Şubat 2010
10:57 am
Merhabalar. Trabzonda kazılarda Mont Saint Michel kilisesi ve arka tarafında bir adam veya kadın sırtında bir çocuk ile beraber bir madalyon buldum… Kiliseyi internetten baktım ve sizin yazılarınıza rastladım… Bu eski yıpranmış madalyonun (El yapımı ) yüzyıllar önce birileri tarafından Trabzona getirilmiş veya Maçkadaki Meryem ana kilisesinden dönemin insanları tarafından kaybedildiğini düşünüyorum..Madalyon o kadar eski ki Mont Saint Michel yazısı zor seçiliyor. Tarihe bir ışık tutablirmi? Saygılarımla
10 Şubat 2010
10:23 pm
Kimbilir… Belki tarihte bir olguyu aydınlatabilir.
6 Haziran 2010
6:47 am
Bir de Saint Malo’yu okuyun
22 Kasım 2010
10:38 pm
Dünya’da med-cezir’in en çok olduğu yerlerin bazılarını gördüm. Bir iki tanesini de ya yazdım, ya anlattım.
23 Kasım 2010
7:06 am
Burası nefisten de öte bir yermiş…
Ama helikopterlerle kurtarılan ördekler dediniz ya…asıl orası benim bittiğim yer oldu…:-) cana verilen kıymet, her yeri cennet yapar…
23 Kasım 2010
7:07 am
Ya hocam ördekler ördek degilmiş ki !!! 😀
23 Kasım 2010
7:19 am
Şehirlerarası otobüsçü lisanında “ördek” diye yoldan toplananlara derler. http://ugurozmen.com/is-hayati/marjinal-kar-kar-degildir
😉
Ama o ülkede, “biz anons yaptık, başınızın çaresine baksaydınız” demiyorlar. Gerçekten hayata önem veriyorlar.
12 Şubat 2013
12:12 pm
Gilbert Adair’in Kulenin Anahtarı adlı kitabı Saint Malo ve Mont Saint-Michel’de geçiyor. Sayfanızı bu mekanları ararken buldum. Kitabın ilginizi çekebileceğini düşündüm.
http://sadeceozgur.blogspot.com/2013/02/kulenin-anahtar-gilbert-adair.html