Kan, ter ve gözyaşı
Genç arkadaş iş adamına çok özeniyordu. İş adamı dediğim, benim 30 yıllık arkadaşım. Birlikte ders çalışmışız, sabahlara kadar sohbet etmişiz bir devirler…
Anlattım genç adama…
😉
Şirketinin sadece işletme gideri ayda 1 milyon dolar civarında… Her sabah anahtarı kapıya sokup işyerini açtığında 50.000 dolar kazanması gerek… Yoksa ayakta duramaz.
Her akşam kapıyı kapatıp eve giderken, o parayı kazanmış olmalı ki çekler ödensin, maaşlar dağıtılsın, araçların benzini koyulsun, elektrik ve su kesilmesin…
Senin “elimde olsa dünyayı deviririm” dediğin tutarı o hergün kazanmak zorunda…
😛
“Zormuş be!” dedi genç arkadaş.
Anlaştığımızı sanıyorum.
😛
Etiketler: iş adamı, işletmecilik
Kategori: İş hayatı, yaşamın içinden
13 Ocak 2010
11:11 pm
Son cümleleri okuduğumda nasıl güldüğümü yazıyla ifade edemem herhalde. Fakat genç de günü oldukça kazançlı kapatmış..
17 Ocak 2010
11:13 am
Hikaye çok güzel. Aslında düşünüyorum da diğer taraftan, her gün 50.000 dolar kar yapmayı zorunlu kılan bir rasyonelin sahibi olabilmek de özendirici olabilir.
17 Ocak 2010
11:50 am
Bir insanın her gün 50,000 dolar kar etmek zorunda olan bir şeirkete nasıl ulaştığını sorarsanız, bu linkte bir kısmı var.