Minik Kuş Uçtu
1977 yılında ODTÜ’de tanıştık. 40 yılı doldurmaya az kalmıştı. Ama Minik Kuş uçtu…
Yaşça sınıfın en küçüğüydü. Biraz kilolu idi ama o hep bir Minik Kuş idi.
Şurada bizim evlilik resimlerimiz var.
Nikah dairesinden çıkıyoruz, arkamızda Minik Kuş. Kanatlanmış.
Düğün yemeğimizi yaparken mutfakta yine o.
Akşam evlilik törenimizde tüm dostlarımızla beraberiz. Düğün yemeği için uğraşan Osman hocamız “yorgunluktan bittiğini” söylüyor. Arkamızda Minik Kuş yine kanatlanmış halde.
Minik Kuş’un kanatlandığı resimleri koydum ama yüzlercesi var.
.
Tekrar tekrar düşünmekten kendimi alamadığım binlerce keyifli zamanı birlikte geçirdik.
Ömrümün yarısından fazlasında yakınımdaydı. Hep birlikte yaşlanmayı, şöminenin önünde oturup 40 – 50 yıl önceyi konuşmayı umut ettiğin dostlar vardır ya! Öyleydi.
Hayattan keyif alışı ve bu keyfi paylaşma arzusu… İki ara bir dere mutfağa girip şahane yemeklerle masaya dönüşü… Muzip gülümsemesi… Özellikle esprisini anlamadığında “bir daha düşün” dercesine bakışı…
Ve sonunda… Kalbimin üstünde bir resmi… Beynimde kabul etmeyiş… İçimde kocaman bir büyük boşluk…
Nice keyifli anları hüzünlü anılara çevirdi.
Uçtu. Minik Kuş uçtu.
Nurlar içinde yatsın.
Etiketler: Osman Tokat
Kategori: yaşamın içinden
27 Kasım 2015
12:27 am
Başınız sağolsun hocam.
27 Kasım 2015
7:37 am
Hep güzel anılarla yad edeceğin bir yakını kaybetmişsin dostum, sizlere başsağlığı, merhuma da tanrıdan rahmet diliyorum.
Sevgiyle ve muhabbetle…
27 Kasım 2015
9:28 am
Başınız sağolsun hocam. Arkadaşınızın mekanı cennet olsun, Allah geride kalanlara sağlıklı, uzun bir ömür versin.
Sevgi ve saygılarımla…
27 Kasım 2015
1:55 pm
Uğur ve değerli arkadaşlar, hepimizin başı sağolsun..
Osman çok sevdiğim ve unutamadığım öğrencilerimizden biriydi. Bulunduğu ortama ışık ve neşe saçan, insanları her zaman iyi hissettiren bir arkadaşımızdı.
Ben ve bölümdeki arkadaşlarımın büyük bir keyifle görev yapmamızın önemli bir nedeni de Osman Tokat ve sizler gibi öğrencilerle aynı ortamda bulunma ve birlikte çalışma şansına sahip olmamızdı.
Şimdi 75 yaşında olduğum şu sıralarda, o yılları hala büyük bir keyifle hatırlar ve inanılmaz duygulara kapılır, keşke bu konuda da bir ‘replay’ düğmesi olsa ne müthiş olurdu diye düşünürüm.
Sevgili Osman’ın ışıklar içinde yatmasını dilerken, sizlere keyifli ve sağlıklı uzun yıllar dilerim.
Uğur her zamanki gibi duygu ve düşüncelerini enfes bir biçimde dile getirmişin. Eline diline sağlık.
28 Kasım 2015
8:26 pm
Başınız sağolsun, Allah rahmet etsin, mekanı cennet olsun
30 Kasım 2015
1:00 pm
Osmanım dediğin gibi her zaman bizim minik kuşumuzdu. Uğurcum senin de dediğin gibi yeri doldurulamaz ve çok sevilen bir arkadaşımızdı. Bizleri biraraya getirmeyi yedirmeyi içirmeyi adeta kendine görev edinmişti. Yerinde duramayan hiperaktif minik kuşumuz seni çok arayacağız çok.. yolun ışık olsun.