Ne yana çekersen
Geçen hafta, “Hafta sonlarında akademik komikliklerden bahsedeceğim” demiştim ama, bugün soğuk algınlığıyla uğraşırken aklımdan çıkmış.
Pazarlama dersinin sınavında öğrenci arkadaş sayfalarca döşenmiş.
Öğretim üyesi kağıdı okumaya çalışmış ama pek birşey anlamamış. “İlk anda garip geldi. Sonra dikkatle baktım ve…” diye anlattı. Kelimeler uçuşuyor ama hiç yüklem yok.
😉
Sonra notunu beğenmeyecek, “ben yazmıştım” diyecek. Kağıdını gösterip de “bu ne?” diye sorduğunuzda, “Dilbilgisi sınavında mıyız, Pazarlama sınavında mı?” diyecek.
Üzücü tarafı, kendisinin haklı olduğunu düşünecek.
😀
Etiketler: ders, eğitim, öğrenci, öğrenmek, pazarlama
Kategori: yaşamın içinden
30 Ocak 2011
10:07 pm
Pazarlama sınavları için dediğiniz kadar olmasa da benim için de yüklemlerin daha az kullanıldığı sınavlardı. Aklıma o kadar çok örnek ve birbirine bağlanabilecek konular geliyordu ki o zihin karmaşasıyla kendimi bile toplamakta güçlük çekiyordum 🙂 Bütün bunların nedeni pazarlama sınavı için hazırlanan ucu açık sorular ve kısa sürelerdi.
31 Ocak 2011
7:06 am
Görkem,
Bana anlatan arkadaşın yöntemini bilmiyorum. Ama eğer ucu açık sorular ve kısa süreler varsa nedeni sandığın kadar ucu açık olmamasıdır. Yani, konuyu iyi bilmeyenlere ucu açık gibi gelebilen, oysa bilenlerin 10 dakikada yanıtlayacağı sorular olabilir.
😉
Benim en büyük sorunum asıl konuyu ıskalayıp, aklına gelen herşeyi yazanlardır. Bu nedenle doğruya artı verdiğim gibi, soruyla ilgisiz olanlara da eksi veriyorum sınavda.
http://ugurozmen.com/crm/final-sinavi-uzerine
31 Ocak 2011
10:17 am
Belki de yüklemi çok az olan ya da başkalarının yükleminin daha çok olduğu bir hayat yaşayacaktır arkadaş, Uğur hocam 🙂
20 Aralık 2012
11:52 am
Öğrencilerin hataları var da öğretmenlerin yok mu? Onları da yayınladım.
10 Mart 2015
6:26 pm
Tüm eğitim yazıları bir arada