O bir han’fendü
Bu seferki, girişimcinin değil eşinin öyküsü.
Yurtdışında bir konferansa gidildi. Patron, eşiyle gelmişti.
Benim “Çat kapı, gir içeri” şeklindeki yaklaşımları iyi karşılamadığımı öğrendiğinde, bana uzun uzun öğütler verdi
“Eşimin iş hayatındaki başarısının en önemli etmenlerinden biri çekingen olmayışıdır. Hiç tanımadığı insanlarla konuşur. Bakan, Başbakan dinlemez, kendini tanıtıp konuşmaya başlar. Sen de öyle yapmalısın.”
Hanımefendi bunları bana öğütledi.
Hemen arkasından bizim sohbet ettiğimiz grubun ortasına bir yabancı geldi. Kendini tanıttı ve konuşmaya başladı. Adam gittikten sonra, hanımefendinin yargısını duyduk:
“Ne kaba bir adam! Pat diye geldi…”
Daha sonraki günlerde bu hanımefendinin görgü kurallarına ne kadar düşkün olduğunu öğrendim. Daha önce tanışsa bile, hemen samimi konuşanlar da onu çileden çıkarıyordu.
😛
Keşanlı Ali Destanı’nın bir şarkısını hatırladım. “O bir kücük han’fendu”yü dinlemek isterseniz tıklayın.
😀
Kategori: yaşamın içinden
28 Mart 2011
11:04 am
Dediğimi yap, yaptığımı yapma hocam…