"Profesyonellik = ücretli mahkumiyet" mi
Has’tir Parası yazısına yorum yapan Kaan Bal sormuş:
- Her an ayrılacakmış gibi, yani bariz bu amaçla para biriktirmek iş yapma isteğini azaltmaz mı acaba? Herkes “ya nasıl olsa buradan ayrılırım” diyeceği bir kurum için verimli olabilir mi? Yani bu herkesin başarabileceği birşey midir?
Profesyonellik konusunu yeniden gündeme getirmek için yanıtımı burada vermek istedim. “Her an ayrılacakmış gibi olamayınca iş yapma isteği azalmıyorsa mahkumlar verimli çalışır” gibi bir sonuç çıkıyor bu yaklaşımdan. İstediği zaman ayrılamayacak = verimli çalışma ortamı…
Benim yanıtım farklı.
Öncelikle profesyonelliğin tanımında mahkumiyet diye bir kavram yok. Çalıştığı hemen tüm firmalara değer kattığına (ve de çok para kazandırdığına) inanan bir profesyonel olarak şunu söyleyebilirim.
“Burada mahkum olduğum için değil, istediğim için çalışıyorum” diye düşünen kişinin daha üretken olması gerekir.
Aslında kendisiyle kavgalı olan, ama şirketinde sürekli sorun gören birisi varsa her para biriktirdiğinde huzursuzluk çıkaracaktır. Bu ondaki profesyonellik eksikliğidir. Paranın ne suçu var.
Bir ekleme daha yapayım. Üst yönetici olduğunda belki de her maaşın, en az 3 – 4 ay geçinebileceğin tutar kadardır. Bu durumda her 2 ayda bir gitmeyi mi düşüneceksin.
Mobilite diye buna demiyoruz. Kesinlikle…
🙂
Etiketler: Genel Müdür Yardımcısı, para, profesyonellik, üst yönetim
Kategori: İş hayatı, yaşamın içinden
21 Mart 2009
9:18 pm
Kendinize, her an çekip gidebilecek kadar özgürlük rezerv alanı yaratabiliyorsanız, yaratıcılık konusunda da aynı serbestiyi yaratıyorsunuz demektir.
21 Mart 2009
9:58 pm
Kusuruma bakmazsan, anlamadım?