18 Mayıs 2016 Çarşamba

Kendi SM Hesabı (devam)

Birkaç gün önce Kendi SM Hesabını Yönetmek konusundaki yazıda vurguladığım “Sosyal medya hesaplarınızı marka yönetir gibi yönetin. Kendi markanızı yönettiğinizi unutmayın.” cümleme gelen itirazlardan biri de “İnsanları marka gibi davranması için teşvik etmek, onları ancak pazarlanacak birer ürün haline getirmek olur” şeklindeydi.

sosyal-medya

Oysa ben aksini iddia ediyorum.

Kendinizi olduğunuz gibi yansıtırsanız ve/veya içinizi sosyal mecralara dökerseniz, her şeyinizle apaçık ortadasınız demektir. Böyle olunca da, sosyal mecralar tarafından pazarlanan bir ürün olur çıkarsınız.

Eğer bir mecraya para ödemiyorsanız, satılan ürün sizsiniz” cümlesini hatırlayın.

😉

Kendi sosyal medya hesaplarınızı, gelecekteki işverenleriniz veya olası çocuklarınız için marka gibi yönetirseniz, mecranın pazarladığı meta olmaktan çıkar; o mecrayı kendi pazarlama amacınız için kullanır duruma gelirsiniz. Nesne değil özne olmaya başlarsınız.

  • Keşke “İnsanları marka gibi davranması için teşvik etmek, onları ancak pazarlanacak birer ürün haline getirmek olur” diyen kişi, marka yöneticisi ve sosyal girişimci olduğunu iddia etmeseydi.

🙁

 

Etiketler: , , , , , ,

Kategori: yaşamın içinden

“Kendi SM Hesabı (devam)” yazısına şu ana kadar 2 yorum yapılmış:

  1. Yani hocam halk diliyle ” saçma sapan şeyler paylaşmayın ” deseniz çok daha fazla kişi anlar.

    O arkadaş (marka yöneticisi midir nedir) belki yorum dahi yapmazdı. Ha yorum da yapsın ama hobi olarak yapsın.

    😉

    (Facebook yorumu)

  2. Sosyal medyada rezil olmadan vezir olunmuyor. İnsanlar rezil olup, popüler oluyorlar. Ne yazık ki böyle bir akım var. Görüşlerinize katılıyorum, sevgiler.

Yorum Yazın