17 Eylül 2010 Cuma

Yakın tanıklık ve… gurur

14 Eylül Salı günü, Project House’da bir basın toplantısı vardı.

Basın bülteninde “Dünyanın en büyük reklam ve  iletişim hizmetleri gruplarından biri olan Havas … Project House’a yatırım kararı aldı.
Project House’un varolan yönetim ekibi, 11 yıldır olduğu gibi tam yetkiyle görevine devam edecek. Oluşan yeni yapıda Project House Yönetim Kurulu Başkanlığını  grup ajanslarından Euro RSCG Worldwide’ın Güney Avrupa CEO’su & Asya-Pasifik Başkanı olan Juan Rocamora yürütecek.
” denilmiş.

TechCrunch Europe’da ise “Project House’un Euro RSCG Worldwide ile birleştiği” şeklinde bir haber çıktı.

😀

15 Eylül Çarşamba günü Verisoft’un sadakat ve ödeme sistemleri semineri vardı.

100 yıl aradan sonra İngiltere’de kurulmasına izin verilen ilk perakende bankanın Verisoft sistemlerini kullandığını, bizzat İngilizlerden dinledik. Ve başka birçok “ilk defa…” projelerdeki Verisoft katkısını anlattılar.

🙂

Daha önce yazmıştım. Verisoft’u kuran Onur Alver’i 20+ yıldan beri tanırım.

Project House’un ortaklarından Serhat Akkılıç ve Cüneyt Devrim’i de 10+ yıldan beri tanıyorum. Diğer kurucu ortaklarla da yıllara varan tanışıklığım oldu.

😀

Biliyor musunuz?… Her iki şirketin de bugün geldiği noktaya tanıklık etmek beni gururlandırıyor.

Bir katkım var mı? Hayır. Sadece ilk tanıştığım andan beri fikirlerinin doğru ve haklı olduğuna inandım. Hepsi bu kadar. Yine de yakın tanıklık bana gurur veriyor.

😀

Tıpkı Ali Servet, Deniz, Harun, Ömer, Ercüment, Aslı, Nurettin, Mert, Özgür, Metin, Ömer Enis, Sinan ve adı şu anda aklıma gelmeyen gençlerin başarılarıyla gururlandığım gibi. Hiç katkım olmadı onlara. Ama… haklı ve kararlı yürüyüşlerine yakından tanıklık etmek bile güzel.

😀

Etiketler: , , , ,

Kategori: yaşamın içinden

“Yakın tanıklık ve… gurur” yazısına şu ana kadar yorum yapılmamış

  1. Küçük adamlar yakınlarındaki insanları bir şeye benzetemez, onlara güvenmez, iyi işler cıkarabileceklerini akıllarının ucuna dahi getirmezler. Varsa yoksa televizyon ve gazetede gördükleri şöhretli kişiler başarılıdır onlar için. Bu, özellikle güzel yurdumun insanlarında çok belirgin bir özelliktir. Yakınımızdakinin çabalarını alaycı tutumlarla görmezden geliriz…
    “Kanatları kırpılmış dahiler” üstüne bir yazı yazmıştım…http://vuslat.posterous.com/kanatlar-krplms-dahileralbert-sok-o-dilini-ic
    Siz, saydıgınız isimlere inanmak ve desteklemekle zaten en büyük katkıyı yapmışsınız…Hele ki genç insanların sadece sırtlarını olsun sıvazlayacak bir yakınları bile yok çogu zaman…
    Ne mutlu size, şimdi bu tanıklıgın keyfini çıkarmak ve gururlanmak en büyük hakkınız. Okuyunca ben bile buralardan gururlandım…

  2. Uğur Abi, gururunda fazlasıyla haklısın. Ama haksız olduğun bir nokta da var bu yazıda.. O da katkının olmayışı..

    Project House’un başarısıyla gurur duyuyorum. Diğer genç arkadaşlarımla da. Ama en çok kendimle gurur duyuyorum, seni tanıdığım ve yakınında olabildiğim için.

  3. Uğur abi, bir katkın olmadığı konusuna katılmıyorum. Bence başarılı bir sonucun sürecindeki en önemli katkı, işin çevresindeki insanların fikirlere olan inançlarını eksik etmemeleridir. Bu noktada senin çevrendeki doğru fikirlere ve başarılara inancını dile getiriyor olman maddi olmasa bile manevi büyük bir destek.

    Tanık olduğun bu başarıların daha fazlasını yakından görmen dileğiyle. Yaşadığın gururu paylaşırken genç isimlere yer veriyor olman ise ayrı bir incelik.Kendi adıma teşekkür ederim. İnancını boşa çıkarmamak ve bir ömür tanışıklığımızın devam etmesi dileğiyle.

  4. Gerek blogunda gerekse karsilikli sohbetlerimizde bizlere aktardigin bilgi ve tecrube, o farkli bakis acisi, verdigin ornekler ve yol gostericiliginle bize sagladigin katki gercekten buyuk. Bikmadan usanmadan sorularimiza verdigin cevaplar icin cok tesekkur ederim.

    Ayrica bilmeyenler icin soyleyeyim, etkinliklerde Ugur abinin yaninda olanlar ac kalmaz, hem beyinlerini hem de midelerini doyururlar 🙂

  5. Hoca bu sefer sevmek için tokat atmış. Genelde yanlışlarımızı önümüze koyar ve doğrulara yönelmemiz için her yazısıyla bizi tokat yemiş bülbüle çevirirdi. Bu tokadı bu sefer gururumuzu okşadı.

    Şebeklik bir yana çok mutlu oldum Uğur Abi. Çok teşekkür ederim.

  6. Project House Ailesinin bu başarısı zaten belli olan bir süreçti en azından benim bir kaç kez havasını soluma fırsatı buldugum süreler içerisindeki acemi izlenimlerimle. Hem işini çok iyi bilen yüksek bilgi birikimi ve tecrübesi hem de sahip oldugu paylasımcı aile ortamı bu başarıyı yarattı bence. Ama Uğur Hocam haksız oldugunuz bir yer var katkınızın olmayısı yakınınızda olupta sizden birşey öğrenememek, imkansız. “Balık vermiyorsunuz, balık tutmasını öğretiyorsunuz” bu sizi en farklı kılan yönlerinizden bir tanesi.. sizinle tanıstığım için çok mutluyum .

  7. Cuneyt Devrim :
    27 Eylül 2010
    8:35 am

    Bu güzel paylaşımın için ne denebilir ki Uğur abi; varol 🙂 Senden bunları duymak ve seninle aynı çatı altında projelerde dirsek çürütmek esas bize gereken gururu veriyor. Uzun yıllara dayanan iş deneyimi ve analiz yeteneği sonrasında senin yorumların ve değerlendirmelerinin bu genç sektörde birçok genç kardeşimize sen fark etmesende ne derece faydalı olduğunu bizzat biliyorum. Tekrar teşekkürler…

Yorum Yazın