12 Mayıs 2011 Perşembe

Zaman, kalite ve ahlak denklemi

Bir anı:

Altı kişi masa etrafında toplanmış, sohbet ediyorduk.

  • Dijital ajans patronu
  • Girişimci projesi yöneticisi
  • Sosyal medya ajansı patronu
  • Mobil uygulama şirketi patronu
  • Mobil uygulama geliştiricisi
  • ve ben.

Hepsi aynı konudan şikayetçiydi. Söz verdiği zamanda, söz verdiği kalitede kodlama yapan yok diyorlardı.

Maaşlı çalışmak istemiyor, tamam. Kaça yaparsın diye pazarlık ediyoruz. El sıkışıyoruz. Sonra ne zaman ne de kalite önceden konuşulduğu gibi olmuyor” dediler.

🙁

Bir gözlem:

Bu durumlar sosyal medyaya da yansıyor. Bazı girişimcilerin benzer şikayetlerini friendfeed’de okudum. Yorum yazan IT’ciler çoğunlukla şöyle cümlelere sahip çıktılar.

Kodlamayı IT’ci yapacak, sen yüzbinlerce lira kazanacaksın. Elbette 3 – 4 bin TL’ye çalışmaz.

😉

Benim yorumum:

Ya baştan kabul etmezsin, ya da sözünü yerine getirirsin.

Söz verdiği zamanda ve kalitede iş teslim etmemek, fırsatçılık değil ahlaksızlıktır. Hele ki, bir işi aldıktan sonra “bu fikir iyiymiş, bundan çok para kazanılır” diyerek fikir sahibin zora koşacak şekilde davranmak, ahlaksızlığın zirvesidir.

Hangi bahaneyi ileri sürersen sür. Ahlaksızlığı örtemezsin.

🙁

Etiketler: , , , , , , ,

Kategori: İş hayatı, yaşamın içinden

“Zaman, kalite ve ahlak denklemi” yazısına şu ana kadar 6 yorum yapılmış:

  1. Bircan HANCI :
    12 Mayıs 2011
    7:41 am

    Hocam uzun yıllara dayanan IT ve Reklam/Pazarlama deneyimim var.
    Ne yazık ki bu bahsettiğiniz durum kanayan bir yara.

    Birkaç projede benzer durumlar oldu. Mimar – duvar ustası örneğini vermiştim.
    İyi planlanmış bir proje daha kağıt üzerindeyken kendini belli eder. Bunun devamında dediğiniz “bundan iyi para kazanılır, bu kadar ucuza verilmez” mantığı başlıyor. Ki bu ülkemizdeki bir başka sıkıntı, daha ortada tek kuruş kazanç yok iken “süper para gelir bundan” mantığını hemen herkes üretiyor.

  2. Bu Facebook’un filminden ve Mark Zuckerberg’in davranışından sonra kodlayıcılara karşı daha dikkatli olmak gerek. Kodlamayı tıpkı sanat veya zanaat gibi görenleri özenle aramak gerek.

  3. Önder Arslan :
    12 Mayıs 2011
    9:47 am

    Bir yazılım geliştirici olarak, “Kodlamayı IT’ci yapacak, sen yüzbinlerce lira kazanacaksın. Elbette 3 – 4 bin TL’ye çalışmaz.” yorumuna yazdığınız yoruma aynen katılıyorum. Yalnız bir yazılımcıdan gelen böyle bir yorumu – bahaneyi ilk defa duyuyorum. Benim gördüğüm ve çevremden duyduğum bu zamanlama ve kalite sorununa neden olan şeyler :

    1- Projenin başında konuşulduğu gibi devam edememesi, geliştirme devam ederken eklemeler ve değişiklikler yapılması

    2- Yeterli donanıma sahip olmayan geliştirici ile çalışılması

    3- Proje dokümanlarının konuşulan zamanda geliştiriciye teslim edilememesi ya da eksik teslim edilmesi.

    4- Projenin geliştiriciye yeteri kadar anlatılamaması ya da geliştiricinin anlayamaması, yanlış anlamalar, yanlış yazılan modüllerin silinip yeniden yazılması ya da değiştirilmesi.

    Bunlara geliştiricinin hiç bilmediği platformda projeler alıp bunları deneyimli olduğu projelerde ki gibi kısa sürede yapacağını düşünerek zamanlama vermesi, yetişebileceğini düşünerek fazla projeyi eş zamanlı yürütüp hepsinde kaliteyi düşürmesi gibi maddeler de eklenebilir. Ama Zuckerberg davranışları (en azından filmdeki) aklıma gelebilecek en son madde ve bence sadece istisnalar olabilir.

  4. Selim,

    Cümlen doğru ama ne demek istediğini anlayamadım. Anlamadığım cümleye şöyle yanıt vereyim.

    😉

    Gece kiminle yattığın değil, sabah kiminle uyandığın önemlidir.

  5. Önder Arslan,

    Kodlamayı IT’ci yapacak, sen yüzbinlerce lira kazanacaksın. …” diye başlayan cümleyi bir girişimci’nin kodlamacı arayıp bulamadığı bir feed’de gördüm. Hemen altında IT’ci arkadaşların sıra sıra “like” veya “+1” hatta “+1000” yorumları sıralanmıştı. Olumsuz durumlarda insanları işaret etmeyi genelde yapmıyorum. Bu nedenle feed’e link vermedim ve 2 aya yakın süre sonra yazdım.

    🙂

    Diğer hataları daha “acemice” buluyorum. Her iki tarafın da hatası oluyor.

    😉

    Sonuçta hem o cümleye birlikte karşı çıkarsak, hem de filmdeki Zuckerberg davranışlarını hep birlikte kınarsak, “meslek ahlakı” oluşur.

    Benim gibi (teknoloji dışı) insanlar da IT’cilere güvenmeye başlar.

  6. Bence sorun aslında yazılım mühendisliği’nin düzgün yapılamaması; süreç yönetiminde başarısızlık, ihtiyaçların baştan düzgün analiz edilememesi, değişen ihtiyaçlara uyum sağlayamama vs. Bunları beceremeyen IT’ci aslında ahlaksızlıktan çok işi ukalalığa vurmak için o tür şeyler söyler.

    “Bundan çok para kazanılır, zorlaştırayım” yaklaşımı zaten çok ayıp, IT’cilere özgü bir hareket olmadığını düşünüyorum.

Yorum Yazın